1/2

İnceleme puanları üzerine

Ersin Kılıç 16.03.2017 - 13:34
Puan karmaşası üzerine...
Oyun dünyasında tabir-i caiz ise son dönemlerde, hatta biraz daha geniş kapsamlı alacak olursak 4-5 yıldır inanılmaz bir puan karmaşası yaşanıyor. Hemen hemen tüm incelemelerde gerek yurt içi gerekse de yurt dışı puanlamalarında, büyük tartışmalar döndüğünü görüyoruz. Nitekim bunun örneklerini hemen hemen tüm inceleme içeriklerinde görmek, yakalamak mümkün. Peki işleyiş bu hale nasıl geldi ve bu durumun ana sebepleri, değişkenleri neler? Uzun süredir aklımda olan ve siz okuyucularımızla da tartışmak, fikir alışverişi yapmak istediğimiz bu konu hakkında birşeyler karalamak istedim.

Öncelikle bu konuda da illa ki farklı görüşe sahip okuyucular çıkabilir ama hem bazı genç arkadaşlar hem de eski, kızmazlarsa dinazor diye tabir edebileceğim oyuncular bu konuda beni daha iyi anlayacaktır. Çünkü günümüz oyun puanlamalarına baktığımızda çoğu oyun sever 80 altı olan bir oyuna çöp gözüyle bakıyor. Artık oyun puanlamaları en kötü ihtimalle 70, hatta 80 tabanından başlar oldu. Dediğim gibi bir oyun bırakın 70'i, 80 civarı bir puan aldığında bile "çöp" olarak damgalanabiliyor.

İnceleme puanları üzerine
Şimdi burada bir parantez açıp eski puanlamalara bakalım, hatta Playstation 1, 2 ve daha eski dönemlere kadar gidelim. Dijitalleşmenin bu kadar yaygın olmadığı o dönemlerde puanlamalara genelde dergilerden bakar, takip ederdik. O dönemden hatta çok daha öncesinden, biraz önce bahsettiğim döneme kadar olan zaman zarfında 70 alan bir oyun türüne göre çok iyi olarak lanse edilirdi. 50 ya da 60 altı yine bazı oyun severleri oyalasa da genelde eleştirilerin yoğun olduğu oyunlara verilirdi. Kısacası 70 alan bir oyunu ayıla bayıla oynar ve gayet iyi puanlar aldığını düşünürdük. 80 alan oyun bize unutulmaz saatler vaat ederken 90 ya da üstü alan oyunlar ise "başyapıt" kategorisine girer, yılda ancak 1-2 oyun bu puanları alabilir ve adeta salyalarımızı akıtırdı. Peki ne oldu da o zamandan bu zamana geldik?

Öncelikle dijitalleşmenin ve çabuk tüketimin getirmiş olduğu bir etkenden bahsetmek istiyorum. Eskiden çok zor ulaştığımız ve günlerimizi, haftalarımızı gömdüğümüz oyunlar artık bir tık uzağımızda. Eskiden ortalama ya da iyi bir puan alan oyuna zaten zor ulaştığımız için o oyunun hakkını sonuna kadar veriyorduk. Şimdi bir oyundan sıkıldığımızda diğerine geçmek çok daha kolay bir hale geldi. Bu nedenle oyunların hakkını tam olarak verdiğimizi düşünmüyorum.

İnceleme puanları üzerine
"Metal Gear Solid başyapıt olarak listelenebilecek oyunlardan sadece birisi"
Çabuk ulaşılabilirlik ile bağdaşık olduğunu düşündüğüm bir diğer etki ise korsan kullanım. Zaten bedava olarak ve çok hızlı bir şekilde ulaşılan oyunlar, sadece birkaç saat bile eğlendirse, o eğlenceye bedava ulaşıldığı için yüksek puan beklentisine giriliyor. Halbuki eleştirilen ya da normal olan bir yapıma 60$ - 30$ - 20$ vs verdiğinizde, daha doğrusu orjinal olarak aldığınızda paranızın hakkını doğal olarak vermesini bekliyorsunuz. Bu gibi durumlarda oyun sizi çok çabuk sıkıyor ise zaten o oyunun eleştirilen noktalarına da otomatik olarak katılmaya başlıyorsunuz ki doğru olan da budur. Kısacası 30 dolarlık bir oyun sizi birkaç saat bile oyalayamıyor ve eğlendiremiyorsa o oyuna kimse para vermez.