1/3

Assassin's Creed

Serkan Selim YILDIZ 3.06.2010 - 12:31
Altair şanını acımasız bir şekilde geri almak istiyor
Platformlar PC, NDS, PSP, PlayStation 3, XBox 360, Wii
Assassin's Creed
  • Yapımcı - Yayıncı Ubisoft - Ubisoft
  • Çoklu Oyuncu: Yok
  • Oyun Türü: Aksiyon
  • Web Sitesi
Merlin Puanı 88
1 Kişi Oyladı
Okur Ortalaması%70
Artılar Muhteşem etkileşim, üzerinde fazlasıyla durulmuş karakter ve şehir tasarımları, grafikler günümüz teknolojisinde yeterince iyi ve yapım sıra dışı kurguya sahip...
Eksiler Görevlerin bir nebze kendini tekrar etmesi, yapımın senaryosunun yeterince uzun olmaması
Prince of Persia’yı bilmeyen yoktur sanırım. Eğer varsa çok şey kaybediyor. POP yapımcıları, şimdiye kadar her şeyiyle önümüze muhteşem bir seri sundular. Fırtına, Sands of Time’la başladı (Geçmişte de 2 boyutlu muhteşem yapımları vardı. “1 saat içinde prensesi kurtar”) ardından Warrior Within’le sürdü. Bence en güzeli WW’di. Daha sonra The Two Thrones çıktı. Beklediğimi veremedi, ama yine de POP her zaman oynanabilir bir oyundu. Kurgusu müthişti.

Serinin ustaları sadece o yapımlarıyla kalmayıp aynı tarza sahip (aksiyon-TPS) bir oyun yapmak için kolları sıvamışlardı. Fakat geçtiği ortamlar ve içeriği bambaşka bir yapım olacaktı. Karizmatik karakterin konsept çizimleri yayımlandığında, herkesin dikkati Assassin’s Creed’in üzerindeydi. Karakterin tipi her şeyi açıklıyordu aslında, işinin ehlî bir suikastçıyı oynayacaktık. Herkes POP yapımcılarına güveniyordu. Yapılması da uzun sürdü. Çıkmasına az bir süre kala yayınlanan videolar oyunu dört gözle beklememize neden oluyordu. Birkaç ufak ertelenmenin ardından sonunda PC’ye çıktı.

Geçmişin sis perdesi

Yapımcılar videolarda Assassin’s Creed’in ne üzerine kurulu olduğunu hiç belli etmemişler. Oyuna girdiğim anda beklenmedik bir girişle karşılaştım. Kafamda tasarladığım ana menü; esrarengiz bir görüntü ya da otantik bir ortamdı (1100’lü yılları andıracak). Fakat öyle olmadı; işin içinde bilimsel yan vardı. Kimyasal formüller temada dönüp duruyor, ilginç efektler boy gösteriyordu. Oyuna başlayana kadar bu durum bana pek hoş gelmedi. Halbuki yöneteceğimiz suikastçı Altair, torununun torununun DNA’sından alınan hafıza bilgileri doğrultusunda hareket edecekmiş. Desmond Miles, 25 yaşlarında bir barmendir. Abstergo adında bilimsel araştırma firması, Desmond’ı bir yere hapsediyor. Taze delikanlı kıymetli hafızalara sahip, ancak haberi yok. Bilim adamları Desmond’ın DNA’larından yararlanıp, Hasan Sabbah adına çalışan en üst suikastçı Altair’e ulaşıp birçok bilgi toplayacaktır (Adam 30 senesini vermiş bu işe, oyuncak değil). Bu kurgu o kadar hoş bir şekilde işlenmiş ki, sizi oyuna bağlıyor.

Zamanın atmosferi

Kurgu bakımından çok özel ve ilgi çekici olan yapıma Tutorial’le başlıyoruz ve bize yapacaklarımız kısaca bir bilgisayar tarafından anlatılıyor. Daha sonra oyun ilerledikçe yeni yetenekler açılıyor. Kullanabileceğimiz dört adet silahımız var. Kılıç, hançer (Kullanılabilir ya da fırlatılabilir), yumruklarımız ve en özel olanı da kahramanımızın bileğine işlenmiş bıçak. Bu bıçak bilek içinde duruyor ve kolay kullanımı açısından suikastçımızın dördüncü parmağının kesilmesine sebep olmuş. Dikkat ederseniz zaten bıçağı çıkardığında (İleri-geri çıkabilen bir mekanizma) tam dördüncü parmağının üzerinden geçiyor. Kilitlendiğimiz hedeflere art arda combolar yapabileceğimiz gibi çeşitli yeteneklerimizi de kullanabiliyoruz. Bu yetenekler değişik bir kamera açısı sayesinde çok hoş gösteri haline geliyor. Ara videoların üzerinde durmadan da geçemeyeceğim. Çok hoş müziklerin etkisinde, mimiklerin ve Motion Capture’ın ustaca kullanıldığını göreceksiniz.