Amnesia: The Dark Decent
Amnesia, Penumbra'nın yapımcıları Frictional Games tarafından geliştirilmiş bir macera / korku oyunu. 1930'lu yıllarda Brennenburg adlı bir kalede geçmekte. Bir avuç İsveçli tarafından kurulan Frictional Games, kendi başlarına geliştirdikleri oyun motoru olan "Newton Game Dynamics"i kullanıyor. Bu motorun en büyük avantajı, kullanıcının sadece basit kodları bilmesinin yeterli olması. Bu sayede kod bilmeyenler bile kendi çaplarında bir oyun oluşturabiliyorlar. Bir diğer güzelliği ise her şeyin parçalar halinde yerleştirilebilir olması.
Alien: Isolation
Alien: Isolation ile 1979 yılının bilim-kurgu ve gerilim efsanesi Alien filminin içine resmen ışınlanıyoruz. Yönettiğimiz karakter, Alien filmlerinin başkahramanı Ellen Ripley’in kızı Amanda Ripley. Daha oyunun ilk sahnesinde, aynen annesi gibi efemine yapısı ve elinin de her türlü tamir işine yatkınlığı dikkat çeliyor. Annesinden uzun zamandır haber alamayan Amanda, karşısına çıkan ilk ipucunu takip ediyor ve devasa boyuttaki uzay gemisi Sevastopol’a giriş yapıyor. Ama ne giriş! Daha ilk dakikada tüm işler berbat oluyor ve yaşamla ölüm arasındaki gerilim dolu bir maceranın içinde buluyoruz kendimizi.
The Evil Within
Gelen acil durum çağrısına cevap veren ve olay yeri araştırması için ekibiyle teşrif eden tecrübeli dedektif Sebastian Castellanos birkaç dakika sonrasında neler yaşayacağının farkında bile değildir. İşte The Evil Within’in en büyük olayı burada yaşanıyor, hikayeye öylesine hızlı bir giriş yapıyor ki resmen kendinizden geçiyorsunuz.
Outlast
Outlast’ı oynamayı düşünenler için bir uyarı yapmam gerekiyor, bir takım panik bozukluklarınız varsa, kalbinizle ilgili sorunlarınız varsa, epilepsi gibi çeşitli krizlerle ilgili geçmişiniz varsa, bu oyunu oynamayın! Outlast, en başından beri, her anında sizi sürekli olarak tehdit ve baskı altında tutacak, psikolojinizi yıpratacak ve vahşeti beyninizde simüle edecek bir yapım.
Dead Space 3
Düşünsenize, karınızı kurtarmak için gidiyorsunuz ve bir bakıyorsunuz ki karınız ölmüş! Sonra da Marker denilen illet size sıkıntılı anlar yaşatıyor. Yetmiyormuş gibi Marker tekrar aktive olunca ona inanan insanlar, Unitology dini adı altında Marker'ı tek güç haline getirmeye çalışıp ölümsüzlüğe ermeye çalışıyor ve bir bir Necromorph'lara dönüşecek insanlar yaratıyor. Tabii bunlar büyük ölçekte dertler, küçük küçük dertler de oluyor çünkü üçüncü oyunda da bir kaosun içindeyiz.
Dead Rising 3
Her ne kadar zombiler cazibe yoksunu olsalar da, kabul edelim ki hepimiz çok seviyoruz. Zaten onlar da bize karşı boş değiller. İki elleri kanda da olsa -ki genelde öyle oluyor- bizi görür görmez hemen işlerini bırakıp boynumuza sarılmayı, muhabbetle ümüğümüzü sıkmayı hiç ihmal etmiyorlar. Daha biz ne olduğunu anlamadan kafa kola getirme alışkanlıkları var ki, aman diyeyim. Her şeyin olduğu gibi, sevginin de fazlası zarar. Neme lazım.
Silent Hill: Downpour
Adamın biri yıllar evvel gölün kenarında bir kadın gördü, sevdiği kadın olabilir miydi? Belki de, ama aslında olmadığını öğrenmesi uzun sürmeyecekti. Başka bir zaman dilimi, yakın bir mekanda bu kez yorgun bir adam. Hemşireler, görüldüğünde korkulacak kişiler değildi. En azından o adam, o hemşirelerle karşılaşana kadar. Ya da daha önce hiç görülmemiş bir yaratık, kafası piramiti andıran, devasa bir yaratık. Saldırmak mı gerekirdi, yoksa saklanmak mı? Kaçmaktan kimse bahsedemezdi, çünkü kaçacak hiçbir yer yoktu. En iyisi, orada olmamış gibi davranmak ve hiç hareket etmemekti, her ne kadar bunu yapmak çok zor olsa da!
Alan Wake
Alan Wake, bir yazar, hem de başarılı bir yazar(dı). Zihninde kurguladığı dünyalar, içinde barındırdığı obje ve karakterlerle beraber sayısız bilinmezliği de bünyesinde barındırıyor. Öyle ki çoğundan henüz Alan bile haberdar değil. O, iki yıldır yazamıyor. Çünkü gördüğü kâbuslar giderek artıyor ve ona hiç huzur vermiyordu. Devam etmek tabii ki ihtimaller dahilindeydi, ama eğer bunu yaparsa hazırlayacağı yeni öykülerin ona sinir bozucu yeni kâbus halkaları olarak geri döneceğini biliyordu.
F.E.A.R 3
Yeni bir bebek, insanoğlunun geleceği için her zaman büyük bir umut ışığıdır. Henüz tertemiz ve hiçbir günaha bulanmamıştır. Fakat milyarda bir ihtimal de olsa, herkesin kaderini değiştirebilecek bir doğum gerçekleşebilir. Samara, beyazperdenin minik şeytanıydı. Alma ise, sanal dünyanın. Monolith'in sinemadan esinlenerek kurguladığı F.E.A.R., 3 numaralı oyunda başrolü bir bebeğe veriyor, hem de henüz doğmamış olan bir bebeğe. İşte Alma bu sebeple daha tehlikeli, kozları daha sağlam...
Undying
Uzun süredir, odanın dışına çıkmaya, kapıyı açmaya korktuğunuz bir oyun oldu? Undying bu atmosferi yakalayabilen ender oyunlardan. Çıktığı dönemde grafikleri ile bir çok oyunseveri etkileyen Undying, Clive Barker'ın en önemli eserlerinden biri.