Pınar Toprak

Murat Oktay 3.06.2010 - 12:31
Dünya oyun piyasasında bizi temsil eden Türk!
Kısaca kendinizi tanıtır mısınız?

1980 yılında İstanbul’da doğdum. İstanbul Üniversite Devlet Konservatuarında keman ve klasik gitar eğitimi aldım ve mezun olduktan sonra Chicago’ya tasındım. Çeşitli jazz müzisyenleriyle çalıştıktan sonra üniversite eğitimim için Berklee College of Music’e gittim ve film müziği bölümünden iki sene içinde mezun oldum. Bunun ardından film müziği kariyerimi en iyi ilerletebileceğimi düşündüğüm şehir olan Los Angeles’a tasındım ve kompozisyon üzerine master yaptım. Çocukluğumdan beri müziklerine hayran olduğum Hans Zimmer’la “The Last Samurai”, “Pirates Of The Carribbean” ve “King Arthur gibi filmler sırasında çalıştım ve son yıllarda çeşitli film ve oyunlara müzik yazdım.

Birçok unlu müzisyen ile birlikte çalıştınız. Bunlar arasında Hans Zimmer’de bulunuyor. Müzikal gelişiminize ne kadar etkili oldular?

Müziklerine saygı duyduğum bestecilerden öğrendiklerim konservatuar ya da Berklee’den çok daha fazla iz bıraktı benim müziğimde. Hans Zimmer’dan müzik teknolojisi ve kendisinden duymaya alışık olduğumuz büyük sound nasıl yaratılır, bunu öğrendim ve diğer bestecilerden orkestra hakkında pratik bilgiler öğrendim. Bunlardan da önemlisi, hayat boyu öğrendiğim müzik teorilerini düşünmeden kalpten yazmaya başladım sanırım. Müzik teorilerinin arkasına saklanıp yazmak, işin kolayına kaçmak oluyor bence.

Film sektöründe mi yoksa oyun sektöründe mi müzik yapmayı daha çok tercih edersiniz? N3 oyununun müziklerini için teklif aldığınızda neler hissettiniz?

Benim ilk askım film müziğiydi, o yüzden her ne kadar oyun müziğine yazmaktan çok keyif almış olsam da, filmlerin benim için yeri çok farklı. N3 için teklif aldığımda çok heyecanlandım, daha önce denemediğim bir alandı ve farklı bir çalışma şekliydi ama müziği yazarken kesinlikle çok keyif aldım.

Oyunlara karsı ilginiz nasıl? Severek oynadığınız oyunlar var mı? Varsa hangileri?

Ağabeyim oyun fanatiğidir ve onun sayesinde yeni oyunlar hakkında bilgim oluyor. Benim favori bir oyunum yok ama genel olarak strateji ve spor oyunlarını severim.

Kariyerinizde birçok proje bulunuyor. Bunlar içinde en çok hangisinde görev almaktan zevk aldınız?

Yaptığım projelerden bir tanesini seçmesi zor. Film müziğinin güzelliği de bu sanırım, her filmin ayrı bir hikâyesi ve ayrı müzikal gereksinimi var.

Solo çalışma yapmayı düşünüyor musunuz?

Yakınlarda bir plan yok ama hiç belli olmaz.

Türk müzik sektörü hakkında ne düşüyorsunuz? Takip ettiğiniz kimseler var mı? Varsa kimler?

Türkiye’de inanılmaz yetenekli müzisyenler var. Ben Türkiye’den taşınalı neredeyse 9 sene oldu, dolayısıyla Los Angeles’dan takip etmek zor oluyor ama umuyorum ki, zamanla pop müziği gibi film müziği ve jazz da endüstride yerini alır. Çok değerli jazz müzisyenleri var Turkiye’de ama film müziği hakkında çoğumuzun bildiği bir iki besteci dışında bir hareket görmüyorum henüz. Bu dalda eğitim de, ya yok ya da çok az. Umuyorum ki zamanla büyüyen film sektörü ile birlikte film müziği de hak ettiği saygıya ulaşır.

Bu yolda çalışmak isteyen arkadaşlarımız için önerileriniz nelerdir?

Çok çalışmak, sabır, hırs ve fırsat yaratmak. Fırsatların cesur ve çalışkan insanları takip ettiğine inanıyorum. Hayat sansa bırakılamayacak kadar değerli ve kısa... Kalbinizde yatan bir kariyer varsa, ne yapıp edip onu layıkıyla gerçekleştirebilecek bilgi birikimine sahip olmanız gerekiyor. İş bununla da bitmiyor, sıranızın gelmesini bekleyecek sabrı da göstermeniz lazım. Bu ülkede çok yetenekli olup da sabredemediği için kariyerleri çok farklı yöne giden kişiler tanıyorum. Bence başarının anahtarı, hayallerimizi hedef olarak belirlemek, gerisi öyle ya da böyle geliyor.
Yorumlar
MK Okuru
MK Okuru 19.04.2024 19:17
Kalan Karakter: 300 Gönder
Pınar Toprak
İlginizi Çekebilir