Anime ve manga bölümümüzün dokuzuncu bölümüyle sizlerleyiz. Geçtiğimiz hafta arşivimi karıştırırken bir de ne göreyim: eski Yu-Gi-Oh kartlarım! Bu yüzden, 224 bölümlük ana seri olan Yu-Gi-Oh! animesine değinmeye karar verdim. Anime, Kazuki Takahashi tarafından yaratıldı.
Doğru okudunuz, tam tamına 224 bölüm. Bana göre asıl seri bu animeyi en mükemmel yapan taraftır. 1996 yılından bugüne kadar, hala devam eden bir serisi var. Özellikle ilk seri olan orjinal Yu-Gi-Oh, diğer serilerin hikayesini barındırıyor. Hikayemize başlamadan önce, sizi güzel bir şarkı ile baş başa bırakayım.
Animenin sadece kendisi değil, aynı zamanda hem video oyunları hem de kart oyunları da oldukça meşhur. Belirli bir kitlesi mevcut ve birçok ülkede Yu-Gi-Oh! kart oyunlarının turnuvaları da yapılıyor, ayrıca milyonlar dağıtılıyor. Türkiye’de de birçok Yu-Gi-Oh! çılgını kendi aralarında kart oyunlarının da tadını çıkartıyor.
Yu-Gi-Oh'nun ilk animesinden sonra Yu-Gi-Oh! GX ve Yugioh! 5D's serisi de çıktı. Ancak hiçbiri (bana göre), Yu-Gi-Oh’nun ilk serisi kadar başarılı olamadı. Yaratıcı firma, ilk yapılan kart oyunları bir süreden sonra eski tadı vermediğinden dolayı, anime gibi onları da yenileme yoluna ilerledi. Kart oyunları hala popülerliğini sürdürüyor.
“Efsaneye göre bundan üç bin yıl önce, eski Mısır Firavunları, Düello Canavarları'na çok benzeyen sihirli bir oyun oynarlardı. Bu eski oyun, geleceği görmeye ve nihayetinde birinin kaderini tayin etmeye yarayan büyülü bir törenide barındırıyordu. Onlar bu oyuna "Gölge Oyunu" diyorlardı. Oyunda, çok fazla sihir, büyü ve vahşi yaratık kullanıldığından, oyunun kontrolden çıkması ve dünyayı yok etme tehlikesi oluşturması çok uzun sürmedi. Ancak, cesur bir Firavun bu duruma müdahale etti ve dünyanın yok oluşunu engelledi.”
