1/7

Bizce En İyi ve En Kötüler

Merlinin Kazanı 3.06.2010 - 12:31
Yazarlarımıza sorduk, onlar da en'lerini değerlendirdi.
Koskoca bir yıl daha geride kalıyor. Yaşayan dünya 2005’i geride bırakıp, 2006’ya merhaba diyor. Peki ya içerisine girdiğimizde bambaşka kimliklere büründüğümüz sanal dünya, 2005’i öyle kolay kolay gerisinde bırakabilecek mi? Ne oyunlar oynandı 2005’te. Kimileri yoktan var oldu, kimileri ise gümbür gümbür gelip, büyük bir hüsrana yol açtı. Bizde sorduk yazarlarımıza; “2005’te ‘en iyi’ ve ‘en kötü’ oyunlar nelerdir?” diye. Onlarda birbirinden değişik cevaplar verdiler. İşte yazalarımıza göre 2005’in en’leri:

Erdem Maşlak

En iyi oyun;

Sene sonuna doğru onu karşıladık ama yine de biz en başından beri onun büyük bir hit olacağından emindik. Kendi filmimizi çekme fikri kulağa güzel geliyor ve oyun sırasında gördük ki uygulanışı da hem detaylı, hem de eğlenceli. Neticede bunların tamamı oyuncuya çok büyük bir özgürlük sunuyor ve oluşabilecek binlerce farklı kombinasyonda bize istediklerimizi yapma fırsatını veriyor. Sene boyunca oynadığımız onca güzel grafikli oyun bize bu özgürlüğü vermedi değil. Fakat The Movies bütün bir film endüstrisini avcumuzun içine bıraktı ve yaptıklarımızı köşeden seyre daldı. Hem Movies'in özelliği kendi türünü yaratması şeklinde bile algılanabilir. Tam bir Tycoon oyunu da değil, alelade bir simülasyon da değil. Detaylı, insana hoş zaman geçirtiyor ve o kadar uğraşıp yaptıklarınızı milletle paylaşınca daha da bir mutlu oluyorsunuz. FEAR yada Age of 3 gibi diğer hitlerin başaramadığı bir şey bu bence. En azından herşeyini kendinizin ayarladığı bir ekranı görüyorsunuz, onu değiştirebiliyor, eğip bükebiliyor, tarih boyunca yerleşmiş olan bütüüün sinema tekniklerini en ince ayrıntılarına kadar uygulayabiliyorsunuz. İşin asıl önem kazandığı nokta olan oynanışta ise yılın en rahat, en detaylı ve insana birşeyi gerçekten de yaptığını hissettiren tek oyunu The Movies. Kendi filminizi çekiyorsunuz; daha ne olsun allasen! The Movies, kanımca yılın en başarılı oyunudur. (nokta).

En kötü oyun;

Bu harika bilim kurgu filminin oyunu da harika olurdu ama yapımcılar, ki onları da anlamak lazım icabında, ya oyunu biraz geç çıkardılar, ya da kendileri filmi yeni seyrettiler de filmin çekildiği yılları amaçlayarak bir oyun oluşturmaya gittiler. Kötü film oyunları oyun dünyasının en büyük rutini; ama Starship Troopers buna örnek olmamalıydı. Tek kelimeyle sadece "kötü", ama filmin tutkunlarına tattırdığı hayal kırıklığı yüzünden yılın en, en, en ama en kötü oyunu. Ona "rakip olabilecek" Scooter War3z, PizzaDude gibi oyunların da çok kötü yapımlar olduğu bariz. Ama insanı Scooter War3z'in kötü olması üzmez; ama Starship Troopers'ın kötü olması üzer. Scooter War3z'i sisteme kurarsın, dalga geçersin ve silersin. Starship Troopers böyle bir oyun değil ki! Adında ve arkasında koskoca bir bilim kurgu klasiği var; işte bu yüzden insanın içi "cızzz" eder. Benim etti şahsen. Bu nedenle onu yılın "herhangi bir oyunu oynarken insanı en çok mutsuz eden oyunu" (tanıma gel!) ilan ediyorum. Keza Driv3r ve Bet on Soldier gibi oyunlardan ziyade böylesi klasik bir filmin rezil mi rezil oyununu yaptıkları için yapımcılarını kutluyor, işte bu nedenle de en kötü oyun oyumu Starship Troopers'dan yana kullanıyorum.