1/2

Dragon's Lair 3

Arda Gündüz 3.06.2010 - 12:31
Oynamadan oynamaya fark var
Platformlar PC
Dragon's Lair 3
Merlin Puanı 55
Artılar Grafikler hoş, değişik bir fikir.
Eksiler Oynanış hataları, ilerledikçe sıkıcı bir hal alıyor.

Dragon’s Lair konsepti, karşımıza çıkıp çıkabilecek en ilginç fikirlerden birisi. Bu ilginçlik, hikayenin kendisinden değil, oynanıştan ileri geliyor. Elinize geçtiğinde siz de göreceksiniz ki, Dragon’s Lair’i oyun kılan öğeler sadece birkaç tane. 3 boyutlu olmasına rağmen, çizgi film grafikleri ile oluşturulmuş ve aslında hedef olarak biraz da ufak yaştaki oyuncular seçilmiş. Bahsettiğimiz ilginç nokta ise şu; baş roldeki karakter olan Dirk the Daring’e direkt olarak komuta etmiyoruz. Olaylar tamamen bilgisayarın kontrolünde, ilerlemeler zıplamalar, hatta bazı dövüşler bile. Biz, sadece belirli yerlerde devreye geliyor ve doğru zamanda doğru tuşa basarak ilerlemeye çalışıyoruz. Geri kalan tüm işlemler, sanki yapay zeka oyunu kendi bitirmeye çalışıyormuşçasına gelişiyor. Bu da bir yerden sonra ister istemez güzel bir fikri, monoton bir havaya çeviriyor.

Sarı bir şey gördüm

Dragon’s Lair 3, Dirk the Daring’in yeni bir macerasını konu alıyor. Yalnız, görkemli ve entrikalarla dolu bir hikaye beklemeyin. Daha önce de belirttiğimiz gibi, belki de hikayenin dallanıp budaklandırılmaması, küçük yaştaki oyuncuların düşünülmesinden dolayı olabilir. Şeytani büyücü Mordroc, Prenses Daphne’yi kaçırıyor ve bilin bakalım onu kurtarma görevi de kime düşüyor. Aslında kime düştüğünü tahmin etmek zor; bize mi düşüyor, yoksa bilgisayara mı?

Çift CD’den oluşan oyunun ilk CD’sini bilgisayara taktığınız zaman, göreceksiniz ki, direkt olaya girebiliyorsunuz, yani herhangi bir yükleme işlemi ile uğraşmıyorsunuz. Sadece başlangıçta size iki seçenek sunuluyor, “Play” modunu seçerek, hikayenin gereken yerlerinde gerekli tuşlara basarak ilerleme şekline başlayabilirsiniz. “Watch” modu ise, sizi işe hiç bulaştırmıyor ve çizgi film seven birisiyseniz, aynı hikayeyi sadece izleyerek görüyorsunuz. Olaylara müdahale etme sistemi ilk başta güzel gibi gelse de, oyun içindeki aksaklıklar yüzünden zaman zaman çekilmez bir hal alıyor ve hikayeyi tamamlamadan kapatmak zorunda kalıyorsunuz.

Belirli noktalara gelindiğinde, o anki duruma göre basmamız gereken 5 tuş seçeneğimiz var. Hareket etmeniz gereken yerlerde ok tuşlarını, düşmanlara saldırmanız gereken yerlerde de saldırı için “Space” tuşunu kullanıyoruz. Gerçekleştireceğimiz bir aksiyonun olduğu yere gelince, gitmemiz gereken yer ya da saldıracağımız düşman sarı renkte parlıyor. Şöyle ki, atlamamız gereken yer önümüzdeyse ileri, kaçmamız ya da çekilmemiz gereken kısımlar sağ-sol tarafta parlıyorsa, o zaman da yerine göre sağ ya da sol tuşlara basmamız gerekiyor. Tabii, bunu yaparken zamanlama da önemli, eğer doğru zamanda doğru aksiyonu yapamazsak, ölüyor ve aynı tuzak ya da düşman ile tekrar uğraşmamız gerekiyor. Üstelik bazen, uzun bir zaman dilimi sonucunda geçtiğimiz tuzakların arkasından, yanlış bir tuşa bastığımız zaman, bizi ta o kısmın en başına yolluyor ve tekrar uğraşmaya başlayarak zamandan kaybetmiş oluyoruz. Bir diğer handikap ise, bazı ara demoları geçemiyor oluşunuz. Bir yerde paso takılıp, tekrar tekrar aynı demoyu izlemek hiç eğlenceli değil.