1/4

Dünden bugüne FPS oyunları

Tolga Canatan 16.09.2012 - 16:30
Birinci kişi gözünden olanlar ve bitenler
FPS Oyunları
Önümdeki rampaya soluk soluğa, son enerjimi de harcayarak, güçlükle çıkabildim. Kalbim dört nala koşuyor, bedenimi biraz olsun dinlenmeye zorluyordu. Yaklaşık bir kilometre ötedeki sis bulutuna ustalıkla gizlenmiş benzinliği görebilmem için gözlerimi biraz kısmak yetti. Ağzımdaki demir kokusunun sebebi kalbimle aynı düşünen ciğerlerim olmalıydı. Umursamadım. Umursayamazdım çünkü, attığım her adımda biraz daha ağırlaşan tam otomatik tüfeğimin sadece beş mermisi kalmıştı. Yakalamak için iştahla saldıran düşman birliklerini etüt etme şansım olmamıştı bile. Gürültünün bana doğru yaklaştığını duydum.  ‘Bu kadar tantana yeter’ dedim ve yeleğimdeki son el bombasının pimini bir anda çekiverdim. Arkama dönüp aniden karşıya fırlattım ama kısa düştü. Önümdeki kamyonetin hemen arkasına doğru yuvarlandı. O minik zamanda aralığında düşünebildiğim tek şey, en yakın kayıt noktasının ne kadar uzaklıkta olduğuydu…
Sizde FPS oynarken böyle hissediyorsanız, oyunun içine girip kendinizi karakterin yerine koyabiliyorsanız, bu türü seviyorsunuz demektir.
Bildiğiniz gibi, birinci şahıs kamera açısına sahip olan shooter oyunlarına FPS diyoruz. Kahramanımızın gözünden, sanki ekranın ardında biz varmışız gibi hissettiren FPS oyunları, bugüne kadar çıkmış olan türler arasında şüphesiz en popüleridir. Bu kadar popüler olmasına rağmen kimi oyuncular da bu türden hiç hoşlanmaz. Ayrıca çoğu FPS, aşırı şiddet, kan, küfür vb içeriğe sahip olduğundan ebeveynler tarafından temkinli yaklaşılırlar. Hoş, ebeveynler Mario’ya da temkinli yaklaşıyorlar ama o ayrı bir konu tabi.

Tarihin kralları, kraliçeleri, lordları…
Tarihte bilinen ilk FPS Wolfenstein 3D olarak bilinmesine rağmen durum bundan biraz farklıdır. Id Software’in Wolfenstein 3D’den önce birkaç denemesi daha var. Aynı motorla yapılmış Catacomb 3D de bunlardan birisi. John Carmack Catacomb 3D ile Wolfenstein sinyallerini göndermiş, ertesi yılda Wolfenstein 3D’yi çıkartarak oyun dünyasında çığır açacak işlere imza atmıştır.  Günümüzde iOS’dan internet tarayıcılarına kadar bir çok platforma uyarlanan Wolfenstein 3D, Catacomb 3D’yi gölgede bırakmış ve bilinen ilk 3D FPS olmuştur. O zamanlara göre (1992) çok kaliteli sesleri bizlere sunmasının yanında, birinci şahıs kamerayla bıçaktan makineli tüfeğe kadar bir çok silahı kullanabilmenin getirdiği haz oyunu bu günlere kadar taşımıştır.

Dünden bugüne FPS oyunları
1993 yılında Id Software’ın ikinci bombası ‘Doom’ gelmiştir. Elektrikli testereyi bile kullanabildiğimiz oyun, çok çeşitli silah kütüphanesine sahiptir. Mars’ta şeytanlardan zombilere kadar bir çok yaratıkla savaşmamıza izin vermiştir. Grafikleri, oynanış tarzı, sunduğu geniş silah seçenekleri ve sağlam kurgusuyla ‘FPS’nin Kralı’ lakabına uygun görülmüştür. LucasArts tarafından yayımlanan ‘Dark Forces’ da o dönemlerin önemli oyunları arasında yer alır. LucasArts için geliştirilen ‘Jedi’ oyun motoruyla yapılan Dark Forces, karakterin zıplamasına ve eğilmesine de izin vererek oynanışa önemli yenilikler getirmiştir.
1996’lara gelindiğinde ise Bethesda Softworks çıkarttığı RPG ile (Daggerfall) FPS türünü gölgede bırakmıştır. Derin eşya çeşitliliği, at sürebilme, kılıç sallayabilme ve ev satın alabilme gibi bir çok yönden öne çıkan RPG’ler FPS’ye ciddi alternatif olmuştur. Aynı yıllarda çıkan ve Doom’u andıran Quake, üç boyutlu karakter modellemeleri ile farklı dünyaların kapılarını aralamıştır.

Dünden bugüne FPS oyunları
Bu yenilik elbette ‘bedava’ değildir. Oyunu oynamak isteyen oyuncular yüksek performans için, 3D hızlandırıcılı kart satın almak zorunda kalmıştır. Ertesi sene çıkan devam oyunu, daha geniş arenalarda daha güçlü silahlarla düşmanları alt edebilmeyi mümkün kılmıştır. İlk oyunu 1991 yılında çıkan Duke Nukem modaya uymuş ve 3D olarak gelmiştir. Oyunu diğerlerinden ayıran en önemli özellik yoğun şiddet görsellerini sağlam mizah kültürüyle birleştirebilmesidir.(-Tabii striptiz klübüne gidip dansçılara para verebilmeyi saymıyorum.) 1997’de Nintendo 64’ün en çok satan üçüncü oyunu GoldenEye 007 çıkmıştır. James Bond’un aynı isimli filminden uyarlanan oyun, Nintendo 64’ün en popüler oyunlarından birisi olmuştur.
Unreal. Geliştirilen motoru yıllar sonra bile farklı farklı oyunlarda kullanılacak olan Unreal,1998’de çıkmıştır. Gelecekte bir yerlerde geçen hikayesi, uzay gemisinden kaçan tutsakların uzaylı gezegenindeki çarpışmalarını konu almıştır.