İstanbul, geçmişten bugüne kadar birçok olay gördü, savaş yaşadı,
medeniyetlere ev sahipliği yaptı. İstanbul resmen insanlık tarihini içinde
barındırıyor. Ayasofya, Kız Kulesi, Topkapı Sarayı, Yerebatan Sarayı, Galata
Kulesi, Beyoğlu gibi birçok tarihi ve ünlü yerlere sahip. En önemlisi ise
Boğaz’a ev sahipliği yapıyor. Şu zamana kadar oyun dünyasında, Prag, New York,
Paris, Londra gibi birçok şehri görebildik. İstanbul’da da geçen bazı oyunlar
oldu. İstanbul’un içinde olduğu yerli ve yabancı bazı yapımlara kısaca bir göz
atalım…
INDIANA JONES AND THE EMPEROR'S TOMB
Arkeolog, profesör, maceraperest Indiana Jones’u çoğu kişi biliyordur. Harrison
Ford tarafından hayat verilen Indiana Jones, son olarak geçen sene The Kingdom
of the Crystal Skull filmiyle yeniden beyaz perde de boy göstermişti. Ancak
Jones, filmler dışında oyun dünyasına da aşina bir karakter. 2003’te The
Collective (Firma 2007’de Shiny Entertainment ile birleşti ve Double Helix
ismini aldılar. Daha sonra Silent Hill: Homecoming’i piyasaya sürdüler)
tarafından geliştirilen Indiana Jones and the Emperor's Tomb, 1935’te yılında
The Temple of Doom filmi öncesi olayları ele alan bir hikayeye sahipti. Oyunda
güzel bir sürpriz de vardı, yapımın bir kısmı İstanbul’da geçiyordu. Indy’nin
Prag’ta başlayan macerası, İstanbul’da bir hücrede uyanmasıyla devam ediyordu.
Jones’la kendimizi Yerebatan Sarayı’nda bulduk. Ancak İstanbul’da fazla
kalamıyorduk, daha sonra hikaye gereği Uzak Doğu’ya gitmek zorundaydık.
"Indiana Jones'u yönettiğimiz oyunda, İstanbul'a da uğruyorduk."