1/7

E3: Electronic Entertainment Expo (2005)

Erdem Maşlak 3.06.2010 - 12:31
E3 dediler, oyun dediler; biz de oyduk, bunlar çıktı!

Electronic Entertainmet Expo fuarı, kısaltılmış ismiyle E3, her yıl düzenli olarak Amerika – San Francisco’da gerçekleştirilen, oyunların tam anlamıyla nabzının tutulduğu, geleceğin bize oyun ve oyunculuk adına nelerin getireceğini gösteren, meraklısı için muhteşem bir havası olan devasa bir organizasyondur. Bu yıl da 17 – 20 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan bu fuara dünyanın dört bir yanından gazeteci ve resmi kuruluş üyesi akacak, ve önümüzdeki zaman içerisinde “sadece oyun” adına meydana gelecek olan tüm gelişmeler olan heyecanının tamamını katılımcılarına yaşatacak. Aslında bizzat orada olup o inanılmaz heyecanı yerinde yaşamak, ünlü yapımcılar ile bir arada olup onlarla sohbetler etmek ve oyunları daha ilk elden görmek vardı. Kısmet internet üzerinden buna ortak olmakmış.

E3’ün gerçekten de inanılmaz bir havası var. Fuar alanında her köşede birbirinden ünlü yapımcılar en son oyunlarını tanıtacak ve yeni teknolojiler sergilenecek. Fuar alanı birçok bölgeye ayrılmış vaziyette ve burada stand sahibi olan her kuruluş kendi olaylarını buralarda görücüye çıkartacaklar. Tabii ki sektörün en önünde gelen şirketleri oluşturuyor bunlar. Electronic Arts, Blizzard, NVidia, Sony, AMD, Intel; bu firmalar arasında sadece ilk aklıma gelenleri oluşturuyor. Sadece firmalar değil konuşmacılar da fuar alanına renk katacaklar. Kendi ilgi alanım dâhilinde ilk dikkatimi çeken konuşmacılar arasında BloodRayne’den tanıdığımız Liz Buckley, Grim Fandango’nun yapım ekibinde yer alan ve son bombası Psychonauts’un keyfini süren Tim Schafer, Ultima dünyasının mimarı ve şimdilerde Tabula Rasa ile uğraşan, efsanevi isim Richard Garriot, Black&White gibi bir oyunu yaratan, şimdilerde de Movies, Black&White 2 ve Spore’un yapımıyla uğraşan, hepimizin çok sevdiği(?!) Peter Molyneux, Walt Disney’den Larry Shapiro, Sims ve Simcity oyunlarını başımıza saran Maxis’ten Will Wright ilk olarak dikkatimi çekenler oldu. Ayrıca oyun ve teknoloji kısmında fuara katılacak firmaların kurucuları ve patronları burada yerlerini alacak. WOW ile son günlerin en çok dilde olan firması Blizzard’ın yeri ise en ön saflarda.

Şüphesiz ki bu yılki E3’ün en önemli özelliklerinden biri de yeni nesil konsolların bütün özellikleriyle ortaya çıkacak olması. XBox 360 cismen bizimle buluşacak ve ilk kez yabancı bir el ona dokunacak. Her ne kadar görünüşü belli olsa da onu birinci kişi görüş açısından, kanlı canlı (?) görmek çok iyi olurdu. PlayStation3’ün neye benzeyeceği kesinlik kazanacak ve artık spekülasyonlardan kurtularak PS3’ün bütün detaylarını görebileceğiz. Yazımızın ilerleyen kısımlarında geniş birer XBOX 360 ve PS3 yazısı sizleri bekliyor.

E3 tabii ki bir oyun fuarı ve bundan 30 sene önce bir oyun fuarı fikrinin akla bile gelemeyeceğini hesaba katarsak insan zekâsının neler üretebildiğini görüyoruz böylece. Oyunlarımız var ve beklediğimiz onlarca oyunun ilk hallerini E3 sayesinde görebileceğiz. Yazının ilerleyen sayfalarında aklımıza ilk olarak gelen birkaç oyun hakkında fikirlerimiz bulunuyor.

Merlin’in Kazanı’nın fuar alanındaki standı ise Electronic Arts ile Ubisoft arasında yer almıyor maalesef. Şimdilik sadece fuarı internet aracılığıyla izleyebiliyoruz ve fuar boyunca internetin nimetleri sayesinde size gün boyu bütün gelişmeleri aktaracağız. Her günün sonunda ise “Gün Raporu” adı altında fuarın günlüğünü tutmaya, elimizden geldiğince, çalışacağız. Bu heyecanı her birimizi oyun delisi olarak düşünürseniz en derinden yaşadığımızı anlayabilirsiniz. Dilerseniz E3 başlamadan önce kısa bir hazırlık yapalım ve bizleri orada nelerin beklediğine kısaca göz atalım.