1/4

Ejderdoğan - Bölüm 24

Murat Halilbeyoğlu 18.06.2012 - 09:46
İnsanlar iki yüzlüdür
Hrothgar… Buraya gelmek hiçbir zaman kolay olmamıştı. Kendisi için kapılar her zaman ardına kadar açıktı ama kapılar üzerindeki ağır yükü hatırlatmaktan başka bir işe yaramıyordu. Geçen geldiğinde Ejderdili çiçekleri evindeymiş gibi hissetmesini sağlamıştı. Şimdiyse kokularını bile duymak istemiyordu.

“Hoş geldin Ejderdoğan. Gel yanıma otur.” dedi Arngeir. Gri Sakallar avluda değillerdi. Arngeir yatakların bulunduğu bölümde tek başına oturuyordu. Aodray’ın geldiğini gördüğünde okumakta olduğu kitabı sehpaya bırakıp ona dönmüştü. Keşişlerin rahatlığı Aodray’ın sinirine dokunmuştu. Kendisi ejderhalar, dikenlikalplerle uğraşmak zorundayken, onlar meditasyon yapmaya, kitap okumaya vakit ayırabiliyorlardı. Yine de kendini tutup ters bir şeyler söylemedi. Ne düşünürse düşünsün bu adamlar ona çok şey öğretmişti.

“Geldim, çünkü size sormam gereken bir şey var usta Arngeir.” dedi Aodray. Direk konuya girmeyi tercih etmişti.
“Bizler senin rehberleriniz Ejderdoğan.” diye karşılık verdi Arngeir. “Sana yardımcı olmak en büyük görevimiz.”
“Bir çığırışı öğrenmek istiyorum.”
“Sana ihtiyacın olan çığırışları öğrettik sanıyordum.”
“Birini öğretmediniz Usta Arngeir.”
“Hangisi?” diye sordu yaşlı adam. Meraklanmıştı.

Ejderdoğan - Bölüm 24
“Alduin’i alt edecek olan çığırışı öğrenmem gerekiyor.” dedi Aodray.
“Bunu nereden öğrendin?” diye ona dönerek sordu yaşlı keşiş. Artık yüzündeki o müşfik ifade de yoktu. Tedirgin görünüyordu.
“Alduin’in Duvarı”
“Blade!” dedi Arngeir kaşlarını çatarak. “Başkalarının işine burunlarını sokmakta onlardan iyisi yok. Ejderdoğan’ın kendi yollarından gitmesi için her şeyi yapabilirler.”
“Ben-”
“Bizden hiçbir şey öğrenemedin mi?” diye Aodray’ı üsteledi. Her şeyden çok yaşlı adamın gözlerindeki kin Aodray’ı rahatsız etmişti. “Blade’in kullandığı basit bir araç olmayı mı istiyorsun?
“Blade sadece Alduin’in mağlup edilmesini istiyor, neyden bahsettiğinizi anlamıyorum. Bunu, siz Gri Sakallar’ın da istemesi gerekmiyor mu?”
“Benim ne istediğimin bir önemi yok.” diye sert çıktı Arngeir. “Bu çığırış daha önce kullanıldı, öyle değil mi? Ve yine buradayız. Alduin’in yok edilemez olduğu hiç aklına geldi mi? Geçmişte aynı şeyler yaşandı, o mağlup edildi. Fakat yenilmek onu durdurmadı. Eğer tüm bu olanların anlamı her şeyin sonuysa öyle olsun.”
“Yani bana yardım etmeyi reddediyorsun?” dedi Aodray sakince. Arngeir’in sözleri onu yeterince şoka uğratmıştı. Hrothgar’a gelmek bir hataydı, Delphine haklıydı. Gri  Sakallar’ın Skyrim’i umursadığı yoktu.