13 numaralı 'Vault'un altından yeniden bir canlı çıkabilecek mi?
Son yıllarda oyun piyasasının müşterilerinin yani, oyuncuların yaş ortalaması
iyice düştü. Haliyle oyun satan firmalar da genişleyen kitlenin hepsine birden
hitap edebilecek birden fazla oyun yapmak yerine asgari müşterekte buluşan
oyunların üretimine yönelmeye başladılar. Asgari müşterek de tabii ki en ilkel
içgüdü: Hayatta kalma mücadelesi. Eline alabildiğin kadar silah, artık neresinde
taşıdığı silahı neresinden çekip çıkardığı belli olmayan askerler ve önce öldür
sonra sorgula mantığıyla oynanan vıcık vıcık yüzlerce oyun. Yani yayıncı firma
diyor ki oyun yapanlara: “Arkadaşlar şu kadar para kazanmayı hedefliyoruz
konumuz ‘adam öldürmek’, siz buna güzel bi konu uydurun, mesela cennet gibi
adalardaki bilimsel araştırmalar, hadi bakalım...”.
Mad Max dünyası...
İşte bu zamanlarda ayrıntı seven ve biraz da geçmişte takılmış olan oyuncularda
bir kalp sıkışması hissedilir. Hemen oyun arşivine göz atılır ve ayrıntı
severlerin oyun piyasasında ellerinde kalan “son kaleleri” tekrar tekrar kurulup
oynanır. O son kaleler arasında birçok oyuncunun gönlünde yeri olan Fallout
kesinlikle oyun dünyasındaki yerini hala koruyor. Fallout’a bu gönüllerdeki
yerini kazandıran kesinlikle son teknolojiyi ne kadar iyi kullanarak yapıldığı
değildi, çünkü hiçbir zaman öyle olmadı. Ona bu yeri sağlayan seçtiği konudur:
Dünyada milletler arası savaşlar öyle bir noktaya gelmiştir ki nükleer savaş
almış başını yürümüş, yaşanacak toprak, radyasyonsuz içecek tek damla su
kalmamıştır. Devletler parçalanmış ve askeri güçler tarafından “yaşamaları
gerekli görülen” bazı seçilmiş, bilimadamı, sanatçı gibi elit tabaka en temiz ve
geniş kaynak olanaklarıyla “Vault” adı verilen dev yer altı sığınaklarına
taşınmıştır. Geride kalan halk ise, post-nükleer dünyada hayatta kalma
mücadelesini sürdürmeye çalışmaktadır.
Mad Max filmlerini izlemiş olanlar, temiz bir bardak suyu içebilmek için
barlarda bahis karşılığı kavga eden tipleri hatırlarlarsa, Fallout’un nasıl bir
dünyada geçtiğini daha iyi anlayacaklardır. Bütün kaynaklar tükenmiştir ve çöl
insanları bir fareyi avlamak için birbirleriyle savaşmaktadırlar. Yakıt son
derece kısıtlıdır ve zaten az olan bu kaynaklar belli grupların kontrolündedir.