FIFA Street

Asıl oyunda yani, “Rule the street” modunda, sınırlı yeteneklere ve son derece amatör ruha sahip olan bir takım ile sokaklarda maç yapmaya, gitgide daha yukarı seviyelerde saygı kazanarak sokakların kralı olmaya çalışıyoruz. Takım seçimini yapmadan evvel, kaptan olarak bir karakter yaratmamız gerekiyor. Öncelikle karakterimizin yüzüne, vücut yapısına karar verdikten sonra asıl önemli olan ve oyunun bu noktasında önemli müdahaleler yapamadığımız yetenek puanlarına dağılım yapıyoruz. Oyuna yeni başladığımız bu noktada elimizde sadece 2000 yetenek puanı var ve bunları karakterimize dağıtırken asla bir gücünü maksimize etmemize yeterli olmuyor. Dolayısı ile ilk olarak karakterimizi dengeli bir oyuncu olarak belirlemeli tüm yeteneklere aşağı yukarı benzer seviyede puan dağıtmalıyız.

Karakterimizi yaratıp iş takım kurmaya gelince; tıpkı bizim gibi sokak futbolunda daha ünlü olamamış ve son derece yetenekli olan bir iki oyuncu yanımıza katmamız gerekiyor. Biri kaleci olmak üzere yeterli sayıdaki oyuncuyu takımınıza kattıktan sonra artık uzun yolculuğumuza başlayabiliriz. Buradan itibaren sürekli yeni takımlarla maç yapmalı deneyim kazandıkça yetenek puanlarını karakterimize aktararak daha başarılı bir futbolcu olmasını sağlamalıyız. Bir yandan da alacağımız galibiyetlerle takımımızın saygısını üst noktalara çekmeliyiz.

Gerçek duvar pası vermek!

Gelelim oyunumuzun asıl önemli olan, saha içi sistemine. Her şeyden evvel FIFA Street gerçekçilikten uzakta sadece eğlence için bir araya gelmiş bir grup oyuncunun artistik hareketlerle maç kazanma ihtiyacını karşıladığı bir oyun. Yani tıpkı NBA Street oyununda olduğu gibi topu kazandığımız anda çalım ve benzeri artistik hareketler yapmalıyız. Maçlar 5 sayısını bulanın kazanacağı şekilde düzenlenmiş ve herhangi bir zaman kısıtlaması yok. İster 5 dakikada, isterseniz de sıkılıp konsolu kapatıncaya kadar maça devam edebilirsiniz. Kontrol sistemi EA Sports’un FIFA serilerinde olduğu gibi sol analog kolla yapılıyorken, sağ analog kolla ya da “Y” tuşu ile karşımızdaki futbolcuyu şaşırtıcı çalım hareketleri yapabiliyoruz. Yerden pas havadan pas ve şut tuşlarının yanı sıra, sağ trigger tuşu ile karakterimizi koşturuyor, sol trigger tuşu ile de farklı estetik hareketler yapabiliyoruz. Baştan oldukça zor olan arka arkaya çalım hareketlerine birkaç maç sonra alışılıyor ve izlenmeye değer görüntüler yaratmaya başlıyoruz. Ayrıca normal kontrol tuşları ile de karşı oyuncuyu küçük düşürecek ve dolayısıyla sinirlendirecek hareketler yapabiliyor, daha fazla puan kazanabiliyoruz.

Basketbol sahası büyüklüğündeki oynama alanımız dört bir yanı panolarla çevrilmiş durumda. Bunun anlamı oyunda hiçbir zaman sahayı terk eden top sisteminin olmaması. Taç, aut ve ofsayt kavramlarını unutun. İkinci özellik; oyunda faul diye bir şeyin bulunmaması. Yani karşı takım oyuncusu tek başına kalenize doğru koştururken arkasından kayarak müdahale yapabilir, oldukça sert bir biçimde topu kazabilirsiniz. Tabii aynı durum size de olursa şaşmayın.

FIFA Street’teki şut sistemi de oldukça ilginç. Top bizdeyken ve karşı alana geçmişken ekranın alt kısmında kale sembolü ve kırmızı bir top sembolü görüyoruz. Biz oyuncumuzu kontrol ederken bakış yönüne göre bu kırmızı top kale içinde hareket ediyor ve topu göndereceğimiz yeri temsil ediyor. Kısacası şut çekeceğimizi zaman topu göndereceğimiz yönü seçip analog kolu o yöne itmeliyiz. Başlangıçta oldukça garip gelen bu sisteme zamanla alışılıyor.

Tıpkı diğer “street” oyunlarında olduğu gibi FIFA Street’te de GameBreaker sistemi kullanılmış. Biz estetik hareketleri arka arkaya yaptıkça dolan skill bar tamamlandığında bir kez GameBreaker vuruşu yapma hakkı kazanıyoruz. %80 attığınız şutun girmesini sağlayan bu şut tekniği aslında bol puan kazanmanın haricinde önemli bir etkisi yok. Çünkü NBA Street’te normal atışlar bir sayı yerine geçiyorken, GameBreaker ile hem biz puan alıyor hem de karşı takımdan bir sayı azalıyordu. FIFA Street’te ise böyle bir durum yok. Yani siz ne kadar estetik bir vuruş yaparsanız yapın hep 1 gol kazanıyorsunuz.

Aaaa… Beckham bizim mahalleye gelmiş!

FIFA Street’i grafiksel olarak değerlendirecek olursak; karakter modellemelerinin ve animasyonların temelde oldukça başarılı olduğunu görebiliriz. Yani ünlü futbolcular gerçekten kendi hallerine benziyorlar ve her oyuncunun yaptığı özel hareketler de son derece güzel. Fakat ortaya özellikle oynanabilirliği etkileyen bir problem çıkıyor; animasyon hataları. Arka arkaya çalımlar atarak ve müthiş güzellikteki son vuruşu yaparak kendinize göre gerçekten güzel bir gol attınız. Tekrarını sabırsızlıkla izlemek istiyorsunuz. Golün ağır çekim tekrarını izlerken ise o kadar garip animasyon hataları ile karşılaşacaksınız ki; gerçekten moraliniz bozulacak. Oyuncuların çalım atma, şut çekme gibi unsurları çok gerçekçi gösterilmiş, ama topun hareketi o kadar gerçekdışı ki; bazen futbolcunun 30 cm. yanında duran top, şut çekeceği zaman bir anda ayağının üzerine ışınlanıyor. Bu tip hatalar oyun içinde fark edilmiyor, ama özellikle gol tekrarlarında insanın gözüne batıyor.

Oyunun ses sistemi tıpkı NBA Street Vol.3’te kullanılan tarzda. Sokakta müzik eşliğinde futbol oynuyor, DJ tarzlı bir spiker ile maçın gidişatını dinliyoruz. Oyuncular arası sesler ve topun efekti gayet başarılı. Yine de ses ve müzikleri için mükemmel kelimesini kullanmak mümkün değil.

FIFA Street, yarattığı büyük beklentilerin tamamını karşılamış gibi görünmüyor. Sunduğu müthiş estetik hareketler, görsel şova rağmen oyuncuyu fazlasıyla kısıtlayan ve hep aynı hareketleri yapmak zorunda bırakan bir sisteme sahip. EA Sports devam oyunları yapmada önemli bir isim olduğunda mutlaka FIFA Street’in de devam oyununu yapacak ve oyun sistemini daha verimli hale getirecektir. Sahalarda göremeyeceğiniz kadar estetik hareketleri yapabilmek hoşunuza gidiyorsa mutlaka bu oyunu alın. Ancak NBA Street’teki kadar yüksek dozajdaki eğlenceyi beklemeyin.