1/2

Ground Control II: Operation Exodus

Merlinin Kazanı 3.06.2010 - 12:31
"RTS'de grafik mi olurmuş ?" diyenlere, tokat gibi cevap!
Platformlar PC
Ground Control II: Operation Exodus
Merlin Puanı 85
Artılar FPS'leri aratmayacak kadar iyi grafikler. Başarılı hikaye ve seslendirmeler.
Eksiler Kameraya hakim olmak zor. Yapay zekadaki minik hatalar.

Yıl 2741… Yer, galaksinin çok uzaklarında, “Morningstar Prime” isimli gezegen. 24. yy’ın sonlarında meydana gelen, “Üçüncü Dünya Savaşı” ile yaşanmaz hale dönen Dünya’dan ayrılıp koloni kurmak amacıyla gidilen gezegenlerden sadece biri. Dünya’yı fazlasıyla andıran, bitki örtüsü ve hayvan çeşitliliği ile farklılık gösteren bu gezegen, NSA (Northern Star Alliance) tarafından tek bayrak altında toplanmış, kendi halinde yaşayan bir gezegen iken; bilinmeyen bazı güçler tarafından ele geçirilir ve diğer gezegenlerle bağlantısı kesilir. Gezegene gönderilen araştırma timi şehirlere vardığında, “Viron” ismi verilen bir ırk tarafından istila edilmiş ve yerle bir edilmiş halde bulur. Acilen yaratılan elektromanyetik kalkan ile gelecek bombardımanları keserken, yeni birlikler gönderilmesi için NSA’ya yardım çağrısı gönderilir…

Karşınızdakiler yaratıksa, savaş kaçınılmaz demektir…

Ground Control, iki sene evvel çıkan ilk oyunu ile RTS dünyasına bomba gibi düşmüştü. Başarılı üç boyutlu grafikleri ile RTS oyunlarına yeni bir soluk getirirken, serbest kamera kullanımı ve en ufak ayrıntısına kadar yaratılmış karakterleri ile göze hitap ettiği kadar başarılı oyun yapısı ile de tüm eleştirmenler tarafından başarılı not almıştı. Serinin ikinci bölümü ile RTS dünyasının en iyi grafikli oyunu olmaya kararlı olan yapımcılar bunu başarmışa benziyor. Çünkü Ground Control 2’nin grafikleri günümüz FPS (First Person Shooter) oyunlarını aratmayacak kalitede. Askerlerin arasına girebilecek kadar yakınlaştırabileceğimiz kamera sayesinde, grafikleri ve dokuları daha iyi fark edeceğimiz oyun, ayrıntılı karakter animasyonları ile de hemen dikkatleri üzerine topluyor. 

Grafiksel detayların haricinde ise Ground Control 2’yi benzer oyunlardan ayıran en önemli özellik ise; savaş esnasında asker üretemememiz ve RTS’lerde alışık olduğumuz binaları yapamamamız. Elbette oyuna başladığımız sayılı askerle savaşı tamamlayacak halimiz yok. O yüzden tam bu noktada oyunun can damarı olan “Dropship”ler devreye giriyor. Dropship’ler, savaş meydanındaki belirli noktalara asker ve araç getirtebildiğimiz araçlar. Oyuna başladığımızda sadece belli bir noktaya asker indirebiliyorlar ancak yeni yeni yerler keşfettikçe ve ele geçirdikçe başka indirme noktalarına da sahip olabiliyoruz. Dropship’ler savaş meydanında kısa süreli asker indirme işlemlerini bitirir bitirmez hemen üsse geri dönüyorlar. Yine de iyice korunmaya ihtiyaç duyuyorlar, çünkü Dropship’i kaybetmemiz halinde bir sonraki bölüme kadar geri kazanamıyoruz ve eldeki askerler ile bölümü tamamlamak zorunda kalıyoruz. Aynı zamanda upgrade (güçlendirme) edilebilme özelliğine de sahipler. Her düşman öldürüşümüzde veya üslerini ele geçirdiğimizde kazandığımız paralarla Dropship’imizi upgrade edebiliyoruz. İyi upgrade edilmiş bir Dropship, korunmaya mecbur bir taşıma aracı olmaktan çıkıp, ağır silahlarla donatılmış bir hava aracına da dönüşebiliyor, ancak savaşa meydanında çok kısa bir süre için kaldığından, kalkanlarını kalınlaştırmaktan daha fazla güçlendirilmeye gerek yok.

Son dönem RTS’lerde olduğu gibi hemen her birimimizin birincil ve ikincil atış teknikleri var. Mesela en güçsüz birimimiz olan er’lerimiz normalde makineli tüfek benzeri silahlar kullanırken ikincil ateş etme moduna geçtiğinde tankların korkulu rüyası bir füzeatar’a sahip oluyorlar ancak hareket kabiliyetlerini kaybediyorlar. Böylece iyi bir strateji ile belli noktalara konuşlanarak son derece ölümcül olabiliyorlar. Yine en güçsüz olarak tabir ettiğimiz er’lerimizi çevredeki binalara, üslere yerleştirebiliyoruz. Böylece hem yukarıda olduklarından ateş menzilleri genişliyor hem de bina içinde olduklarından defansif yönleri olabildiğince kuvvetleniyor. Araçlarımız ise; silahsız taşıma araçlarından, hafif silahlı arazi araçlarına, askerlere ilkyardım yapacak tamir araçlarından, ağır silahlı tanklara kadar değişebiliyor. 

What about the Viron side?

Oyunda sadece insan ırkını değil düşmanlarımız olan Viron ırkını da yönetebiliyoruz. Viron ırkını anlatmak gerekirse, Starcraft oyununu bilenler için Zerg ırkının daha modernize hali denilebilir. Yani hepsi birer yaratıkta olsalar silah ve araç kullanabiliyorlar. Aslında görünüşleri haricinde hiçbir açıdan insan ırkından farkları yok. İnsanların sahip olduğu her aracın ve silahın farklı adlarla Viron tarafında bir karşılığı var. Araçlarının görünümü ise organik yapıları andırıyor.