1/4

Half-Life 2: Episode Three

Mahmut Saral 3.06.2010 - 12:31
Heyecanlı bekleyiş sürüyor
Gerçekten uzun zaman oldu ve gerçekten özledik! Defalarca oynadığımız, bitirmeye doyamadığımız Half-Life serisinde, artık yeni bir devam oyununun gelmesi gerekiyor. Sesimizi Gabe Newell başta olmak üzere Valve da duyuyor, ancak yaprak oynamıyor ya da bu belki de bizim öyle sanmamızı istedikleri bir yöntemdir. Gün gelir "patt" diye duyurulur. "İşte karşınızda Episode Three" derler diye beklerken, 2010 yılının ortasına gelmişiz...

Half-Life 2 ile FPS dünyasını derinden sarsan Valve, bu müthiş eseri "Aftermath" isimli projeyle destekleme kararı almış, ardından ufak bir uygulama farkına giderek "Episode" olarak üç oyunun hazırlanacağını duyurmuştu. Serinin başlangıcı olan Episode One, 2006'nın haziran ayında geldi. Kafalardaki düşünce, kısa aralıklarla Episodeların piyasaya sürülmesi ve 2007 yılının başına gelindiğinde, yani yılbaşı döneminde Episode Three'ye kavuşarak bu seriyi sona erdirmekti. Ne yazık ki öyle olmadı.

Half-Life 2: Episode Three


The Orange Box'un ardından hararetle Episode Three bekleniyor. Valve amcamız ise, E3 fuarlarında Left 4 Dead serisiyle boy göstererek bizi biraz şaşırtmıştı. Hadi ilk oyun sürpriz oldu tamam, ama gerçekten ikinci oyun daha bir sürpriz olmuştu. Öyle ki daha ilk oyunu alıp da verilen DLC paketi sözlerinin yerine getirilmediğini savunan oyuncular da Valve'a ateş püskürmüştü. Valve'ın ise cevabı basitti: "Left 4 Dead gibi bir oyun hazırlamak, Half-Life gibi detaylı senaryosu olan ve fazlasıyla özen isteyen bir oyuna göre daha kolaydı." Üstelik işin mâli kısmına bakıldığında da tek başına Left 4 Dead, neredeyse The Orange Box (Episode Two, Portal, Team Fortress 2) ile yarışacak konuma gelmişti.

Zaman geçtikçe Valve, daha da karanlığa bürünüyor, tüm demeçlerini Left 4 Dead üzerine verdiği gibi Half-Life hakkında bilgi verici cümle bile kurmuyordu. Gabe Newell'ın herhalde hayatında en çok kurduğu cümle: "Şu an Half-Life hakkında konuşmak istemiyorum" olmuştur. Gamespot'un okuyucuları arasında yaptığı ankette Gordon, "tüm zamanların en büyük oyun kahramanı" seçilirken, Gameinformer dergisinden de kara haber gecikmeyecekti; 2010 yılında Half-Life'ı unutun. Bırakın çıkmasını, oyun hakkında tek bir bilgi bile verilmeyebilirdi.