1/3

Huxley

Merlinin Kazanı 3.06.2010 - 12:31
Önümüzdeki sene PC oyuncuları ve Xbox 360 müdavimleri omuz omuza savaş alanına girecekler.
Devasa online oyunlar çoğu insanı kendine esir eden yapımların başında gelir. Pek çok oyunseverin bir araya geldiği, dev haritalarda omuz omuza savaştıkları bu alternatif dünyaların yaratılması oldukça uzun bir süreç olduğu gibi her yapımcının altından kalkabileceği bir yük de değildir. Buna rağmen piyasada ismini pek duymadığımız Kore asıllı Webzen firması devasa online oyunlara yeni bir soluk getirerek adından söz ettirmeye çalışacak.

PC ve konsol oyuncuları aynı arenada

Huxley, Avrupalı oyuncular tarafından bilinmeyen, dolayısıyla pek çoğumuzun adını duymadığı bir yapımcı tarafından geliştirilmekte. Webzen isimli, Kore asıllı firma daha evvelki oyunları ile kendini dünyaya ispat edememiş olsa da, arkasına Microsoft’un desteğini alarak büyük bir projeye imza atmak için yol almış durumda. Hem PC hem de Xbox 360 için geliştirilmekte olan Huxley, devasa online oyunlar arasında bir ilki sunarak konsol ve PC oyuncularını bir araya getirmeye çalışacak. Birbirinden çok uzakta kalan bu iki oyuncu sınıfını aynı arenada buluşturarak büyük kitlelere hitap edecek olması en önemli artıları arasında gelecek.

Sayısız oyuncunun biraraya geleceği bu devasa dünya yakın gelecekte karanlık ve kaotik bir ortamda geçiyor. Nükleer patlamalar, ardı kesilmeyen depremler ve insan hayatını etkileyecek yıkıcı olaylar Huxley Dünyası’nın temelini oluşturuyor. İnsan ırkı zamanla evrimleşmeye ve hem fiziksel hem de zihinsel olarak benliklerini inkâr eden yaratıklara dönüşmektedirler. Yıkım ve vahşet dolu zamanlarda hayatta kalanlar pek çok olay atlatmış ve bu olaylar herkesi farklı etkilemiştir. Hayatını sadece yer altı dünyasında saklanarak geçiren ve olaylardan fazla etkilenmemiş olan normal insanların yanında vahşetle yüz yüze gelmiş olanlar ise yeni kimliklerine bürünmüşlerdir. Dünya nüfusu artık iki farklı ırk tarafından yönetilmeye başlamıştır; Sapiens (İnsanlar) ve Alternative (Alternatifler).

Dünyayı saran kaotik ortam, içlerinde ırkçılık besleyen insanları da etkilemiş, kendi ırkına tabi olmayanları düşman olarak görmelerine neden olmuştur. Yaşanılan topraklar savaş alanına dönüşmüş, dünya üzerinde yaşayanlar kendi var oluşlarını kabul ettirebilmek için sonu gelmez bir savaşa başlamışlardır. Sadece kendi ırklarının egemenliği kabullenilene kadar savaşmaya yemin etmiş birer makineye dönüşmüşlerdir. Dolayısıyla bu dünyanın içine giren her oyuncu önce kendi ırkını belirleyecek ve diğer ırk ile sürekli savaş halinde bulunacak.