HyperX Cloud II Wireless inceleme - Kablosuz Oyuncu Kulaklığı

HyperX Cloud II Wireless inceleme içeriğimizde kablosuz oyuncu kulaklığının genel özelliklerine ve daha önemlisi kullanıcı deneyimine yakından bakıyoruz.

HyperX oyuncu aksesuarları konusunda en deneyimli firmalardan birisi. Daha önce firmanın birçok ürününü test etme şansına erişmiştik. Son olarak HyperX Alloy Origin 60 klavye incelemesi ile karşınıza çıkmıştık. Bugün ki konuğumuz ise bir oyuncu kulaklığı. HyperX Cloud II Wireless inceleme içeriğimizde bu kulaklığın artı ve eksilerine birlikte göz atıyoruz.

HyperX Cloud II Wireless inceleme / Oyuncu kulaklığı

Kutu içeriği

Öncelikle HyperX Cloud II Wireless modelinin kutusuna baktığımızda Teamspeak ve Discord desteği gibi ibarelerin yanı sıra kutu içeriğinde ilgili dokümanlarla ilk olarak karşılaşıyoruz. Kutu içeriğinde kulaklığın kendisi dışında 2.4 Ghz bağlantı desteğine sahip olan alıcısına, kulaklığı şarj edeceğimiz Tip C kablosuna, mikrofon ve mikrofonda kullanacağımız pop filtresine yer verildiğini görüyoruz.

Bu noktada ilk eleştirim aslında kutu içeriğindeki şarj kablosuna olacak. Günümüzde hala bazı markaların mikro USB kullandıklarını görüyoruz ama HyperX ve Razer gibi sektör lideri firmaların Tip C kullanması bu durumu mutlaka yaygınlaştıracaktır. Fakat bu kulaklığın kutusundan çıkan kablo oldukça kısa. Yani şarjınız bittiğinde normalde bir yandan şarj olurken bir yandan da kullanabiliyorsunuz ama kablo o kadar kısa ki böyle bir senaryoya kesinlikle izin vermiyor. Hal böyle olunca elinizdeki başka bir kabloyu kullanıyorsunuz.

Bu durum bir kez başıma geldi ve oyun ortasında uzun Tip C kablosu arayışına girdim. Neyse ki kulaklığın 30 saate yakın bir kullanım ömrü bulunuyor. Yani bu durumla çok sık karşılaşmanız çok olası değil. Ben kulaklık geldiği gibi kullanmaya başladığım için bir aylık test sürecinde bu durumla bir kez yüzleşmek zorunda kaldım diyebilirim.

Tasarım

Tasarım tarafına geçtiğimizde kulaklığın klasik HyperX, hatta Cloud serisinin izini devam ettirdiğini görüyoruz. Genel olarak siyah ve kızıl hatlar ile bezenmiş bir kulaklık var karşımızda. Kulaklığın üst kısmında suni deri kullanılmış ve kafanıza denk gelen yastık kısmı gayet konforlu bir kullanım sağlıyor. Genel ağırlık kulak minderlerine biniyor ama kulaklık sadece 300 gram ağırlığında olduğu için bu durum ergonomik olarak bir sorun teşkil etmemiş. Aksine oldukça konforlu bir tasarıma imza atılmış.

Kulaklığın logo yer alan yan tarafları (sürücü kısımları) metal bir alışımdan oluşuyor. Bunun dışında kızak kısmı ve kafa bandının iç tarafında da metal malzeme kullanılmış. Kulaklık süngerinin çevresine kalan diğer taraflarda ise plastik bir alışım tercih edilmiş.

Mikrofon kısmının çıkarılabilir olması doğru bir tercih. Diğer taraftan kulaklık üzerinde de minimum tuş ile kafa karışıklığı önlenmiş. Bazı modellerde kulaklık üzerinde o kadar fazla tuş oluyor ki kullanırken tam bir karmaşa yaşayabiliyorsunuz. Fakat bu modelde böyle bir durum yok ve kulaklığın tasarımında sevdiğim noktalardan birisi de bu oldu.

Sağ tarafta sadece ses açma kısma tekerleğini görüyoruz. Tırtıklı bir yapıya sahip olan bu teker kısmı sonsuz dönüşe sahip. Biraz yavaş alıyor ama güzel bir hissiyatı var. Sol tarafta ise sırasıyla bildirim ışığı, açma kapama tuşu, mikrofon açma tuşu, Tip C portu ve kulaklık girişine yer verilmiş. Açma kapama tuşu aynı zamanda tek basım yaptığınızda 7.1 aktif etmenize de olanak sağlıyor. Basılı tuttuğunuzda ise normal işlevini gerçekleştiriyor.

Kullanım deneyimi

Kullanıcı deneyiminden önce kısaca teknik bilgilerden bahsedelim. Sonrasında ise bu kulaklığı kullanırken nasıl bir deneyim elde ettiğimi anlatacağım. Çünkü kağıt üzerindeki rakamlardan çok özellikle oyuncu ekipmanlarında nasıl bir kullanım sunduğu daha önemli bir yer teşkil ediyor.

53 mm'lik sürücüye sahip olan bu kulaklık modeli 60 ohm ve 104db değerlerine sahip. Frekans aralığına baktığımızda ise HyperX'in burada alışılmışın dışında bir farklılığa imza attığını görüyoruz. Genelde bu tarz kulaklıklarda 20hz ve 20khz arası bir frekans aralığı bulunur fakat bu modelde frakans aralığı 15hz ve 20khz arası tutulmuş. Bu durum kullanım tarafında ufak bir fark yaratmayı da başarmış diyebiliriz.

7.1 sanal çevresel ses motoruna sahip olan kulaklığın bu özelliğini yazılım üzerinden açabiliyorsunuz. Yazılım kısmı bir tık yetersiz ama size belli başlı ayarları yüzeysel de olsa yaptırıyor. Deneyim kısmına geldiğimizde kulaklığın ergonomik olarak başarılı olduğunu söylemeliyim. Başta da dediğim gibi kulak kısmına ağırlık binse de genel hafifliğinden dolayı baskı oluşturmuyor. Bazı modellerde özellikle uzun kullanımlarda kulaklarınızın ağrıdığını hissedebiliyorsunuz fakat bu kulaklıkta böyle bir problem ile karşılaşmadım.

Asıl problem hem avantaj hem de dezavantajı beraberinde getirmiş. Kulaklık süngerleri kulağınızı tam anlamıyla sarıyor ve pasif gürültü engelleme kısmında baya güzel iş çıkarıyor. Fakat yaz aylarına girdiğimiz bu günlerde 2-3 saat aralıksız kullanmak kulağınızı bir hayli pişirebilir. Pasif engelleme için iyi olsa da diğer taraftan bu tasarım sıcaklık problemini beraberinde getirmiş ki bence kulaklığın en büyük soru işaretlerinden birisi de bu.

Mikrofon kalitesi kablosuz bir kulaklığa göre gayet iyi. Patlayan harflerde hafif parazitli gibi çıkabiliyor ama genel performansını başarılı buldum. Konuştuğunuz net bir şekilde anlaşılıyor. Dış gürültü özellikle mekanik klavye kullanıyorsanız hafif alıyor ama konuşma sesinizi bastırma gibi bir durum söz konusu değil. Kulaklığın bass performansı güzel, çok titretmiyor ama baslarda çok hafif o vuruşu kulağınızda hissediyorsunuz. Düşük frekans ve mid iyi olduğu için ses kasma için fazlasıyla yeterli bir kulaklık. Hatta bu konuda oldukça başarılı olduğunun altını çizmem gerekiyor. PUBG gibi oyunlarda tam olarak düşmanın nerden geldiğini duyabiliyorsunuz.

Kulaklıktaki en büyük problem ise maksimum ses seviyesinin biraz düşük olması. Normalde ben kulaklıkları %60 seviyesinde kullanıyorum. %100 getirdiğimde bazı müziklerde baya baya kulağımı rahatsız ediyor. Fakat bu kulaklığı normal parçalarda bile %100 seviyesine getirseniz o baskıyı hissedemiyorsunuz. Bir tık maksimum ses seviyesinin düşük olduğunu söyleyebilirim.

Sonuç olarak HyperX Cloud II Wireless modeli oldukça başarılı ve fiyatına göre kablosuz seçeneği ile iyi bir yere konumlanmış. Ses kasma kısmındaki performansı ile oyunlarda size iyi bir deneyim vaat ediyor. Bazı ufak eksikleri var ama o HyperX Cloud serisinin tüm avantajları bu kulaklıkla da sağlanmış. Eğer kablosuz bir oyuncu kulaklığı arıyorsanız göz atabileceğiniz modellerden biri olmuş diyebilirim.