1/2

Kara Ekran #52: Dexter

Emin Çıtak 8.04.2014 - 17:55
İlk Kural: Asla Yakalanma!
[EDİTÖRÜN NOTU: Dexter her ne kadar eşsiz bir dizi olsa da kesinlikle +18 etiketine sahip. Dizinin ana konusu bir seri katil olduğu için etrafta bol bol kan ve mide bulandırıcı sahne görebiliyorsunuz. Ayrıca yüksek düzeyde cinsellik içerdiğini de hatırlatayım.]

Adli tıpta çalışan bir kan sıçrama analistinin hayatı nasıl daha ilginç olabilir? Duygusal ve psikolojik anlamda gel gitler yaşayan sıradan bir adamın hikayesi nasıl sekiz yıl boyunca kara ekranların vazgeçilmezi olabilir?

Çok basit...


Bu sıradan adamı bir seri katille değiştirin. Mesleğini ise kurbanlarını araştırmak ve en nihayetinde bulmak için kullandığını düşünün. Çevresinin ve yaşantısının tamamen bir paravan olduğunu zihninizde canlandırın. Ve tüm klişelere ek olarak bir de sadece suçluları öldürdüğünü varsayın.

Eğer Dexter'ın konsepti sadece bundan ibaret olsaydı bırakın sekizi, daha iki sezona gelmeden yayından kaldırıldı. Dexter bundan çok daha fazlası. Fazlası derken aslında içindeki öldürme içgüdüsünün en saf, en basit hali ortaya konuluyor. Ona bir anlam, bir amaç verilmiyor.

İşler karışmaya başladı değil mi? Gerçek karanlığa set çeken sadece Dexter'ın işi ve hayatı değil. O basit anlamda tam bir psikopat ve insanları sadece açlığını gidermek için öldürüyor. Yani öldürdüğü insanlar bile onun gerçek yüzünü gizlemek için kullandığı bedenlerden ibaret. İşler gerçekten karışıyor, çünkü öyle bir psikopatı insanlara basitçe sevdiremezsiniz. Biz normal insanların gerçekten bir seri katille bağ kurup empati kazanmamız gerekiyor. İşte dizi tam olarak bunu yaparak başarıya ulaşıyor. İnsanların en büyük tabularından birini işgal edip, onu paramparça ediyor.

1  Ekim 2006 tarihinde gösterime başlayan Dexter, geçtiğimiz yıl 8. sezonuyla ekranlara veda ederek hepimizi boşlukta bıraktı. İlginç bir noktaya tam burada parmak basmak istiyorum, aslında dizinin ilk sezonu bir romanın uyarlaması.  Jeff Lindsay'in "Darkly Dreamming Dexter" adlı romanından uyarlanan ilk sezonun ardından gelen sezonlar ise kitap ile herhangi bir bağlantı içermiyor. Burada dürüst olmak gerekirse ben Dexter'ın bir uyarlama olduğunu bilmiyordum. Şimdi ilk sezonu bir kez daha düşününce parçalar yavaş yavaş yerine oturuyor. Çünkü Dexter'ın ilk sezonu adeta bir cinayet romanın olağan üstü kurgusuna sahip. İnsanı içine öyle bir çekiyor ki, gerçekten bir süre sonra katil kim yarışına girmeye başlıyorsunuz.

Kara Ekran #52: Dexter
Her zaman olduğu gibi size ana kararkterin haricinde herhangi bir önemli bilgi yada ipucu vermeyeceğim. Benim zamanında başım yandı sizinde yanmasın. Hayır, kimse bana gelip spoiler vermedi, gittim ben bizzat kendime spoiler yarattım. Ben genelde izleyeceğim ve okuyacağım, hatta oynayacağım eserler hakkında herhangi bir hikaye bilgisinden uzak dururum. Hikayenin ana hatları yeter, fazlası spoiler, tat kaçırır. Bir de huy olarak önce girer bir IMDB'den oyunculara, puanlara filan bakarım. Yapmaz olaydım.

Diziden en önemli spoilerımı oyuncuların dizide görünme tarihlerine bakarak aldım. Şu an Dexter izleyenler bıyık altından gülmeye başlamışlardır, eminim. Yapmayın etmeyin, güzelim hikayeyi kendi kendinize bile olsa rezil etmeyin.