1/3

Oyun oynayarak büyümek

Murat Halilbeyoğlu 6.11.2012 - 17:25
Hepsini bitirin, arkanızdan ağlamasın
Belki siz şanslı azınlıktansınız ancak pek çok çocuğun başına gelen en büyük problem oyunun en heyecanlı anında –ki bu sürekli karşılaşılan bir andır- anne babanın gelip size saydırması ve bilgisayarı, ya da konsolu, şikayet edip bütün ömrünüzü onun başında geçirdiğinizi söylemesidir. Hatta iş hakarete kadar giderek “Bunlar yüzünden iyice aptal olacaksın” lafını da sonuna yapıştırlar bazen.

Oyun oynayarak büyümek
Derslere çalışmamak, sosyalleşmemek, sürekli olarak bir ekranı izleyerek gözleri bozmak…

Ebeveynlerin aklına “video oyunu” denildiğinde ilk gelen şeyler bunlardır muhtemelen. Ben bir ebeveyn değilim dolayısı ile onların bu konudaki bakış açılarını tam olarak anlayamam, tıpkı onların da bir oyuncu olmadığı ve bizleri anlayamayacağı gibi. Halbuki zihinlerindeki o duvarları kaldırıp gerçeği bir görseler dananın kuyruğunun aslında öyle olmadığını görecekler.

Misal mi?

Dünyayı kurtarmak
17 Mart 2010 tarihinde TEDtalksDirector adlı YouTube sayfasına bir video yüklendi. Yirmi dakikalık bu videoda Jane McGonigal adlı bir oyun tasarımcısı bayan bizlere daha önce çok kişinin tartıştığı bir konu üzerine farklı bir çözüm sundu; dünya problemlerini çözmek için oyunlarda yaptıklarımızı yapmak.


Dileyen videoyu yukarıdan izleyebilir ancak McGonigal’ın burada kısaca anlatmaya çalıştığı şey insanlar video oyunlarında, özellikle de MMO’larda, harcadığı çaba, dayanışma ve işgücünü dünya sorunlarını çözmek için harcarsa pek çok problemi kolayca çözebileceği yönünde.

Konuşmasının başında McGonigal o zamana kadar dünya üzerinde 3 milyar saatin üzerinde online oyun oynandığını belirtiyor ve göze çok fazla gözüken bu rakamın aslında dünya problemlerini çözmeye yetmeyeceğine değiniyor.  Hatta üstüne çıkıp, önümüzdeki yüz yılı yaşayabilmemiz için bu rakamı daha da yükseltmemizin şart olduğunu belirtiyor. Hesaplamalarına göre bu sayı ise haftada 21 milyar saat olmalı.