1/2

Sherlock Holmes: The Case of The Silver Earring

Erdem Maşlak 3.06.2010 - 12:31
Ünlü dedektif gümüş küpe davasında.
Platformlar PC
Sherlock Holmes: The Case of The Silver Earring
Merlin Puanı 71
Artılar Grafikler iyi denebilir. Konu ve karakterler hikayedeki ağırlıkları bakımından gayet sağlam.
Eksiler Buna rağmen atmosfer sıkıcı olabiliyor. Piksel piksel kanıt arıyor olmak bezdirici. Animasyonlar da yetersiz.

En büyük maceralar hep iki ince karton kapak arasındaki saman kağıtların içinde olmuştur. İnsanı baştan çıkartan gerilim dizinlerinden tutun da entrika çemberindeki lirik yapımlara kadar çok geniş bir yelpazeden ürünlerin bir araya girdiği eşsiz üretimlerdir onlar. Peki bunlar arasından kaçının ölesiye gerçek yada bir o kadar zahiri olabileceği hakkında hiç fikir yürüttünüz mü? Mesela dedektif Sherlock Holmes? Sir Arthur Conan Doyle’un 1800’lü yılların sonlarına doğru İngiliz “Strand Magazine” adlı dergiye yazmakta olduğu öykülerdeki kahramanıydı. O zamanlar bu karakter o kadar efsaneleşmişti ki bunun yaşayan birisi olduğunu sanan pek çok kimse Holmes’un öykülerindeki gerçekte olmayan “Baker Caddesi No:221b”’deki evine mektuplar gönderirdi. Gereksiz bilgiler ansiklopedisinin ilk fasikülünü burada bitirdiysek izin verin de bakalım mat kağıtlardan metal tekerleğe kadar Sherlock Holmes’te neler değişmiş?

Sherlock Holmes hizmetinizde...

Maceralarındaki konu derinliği ile efsaneleşen dedektifimiz bu kez tesadüfi bir şekilde kendini bir cinayetin içinde bulur. Lord Cavendish-Smith, Sherlock Holmes’e bir mektup yazarak Sir Bromsby’nin kızı Lavinia Bromsby’nin İsviçre’deki okulundan mezun olup tekrar İngiltere’ye dönüşü ve 18. yaş gününü kutlaması dolayısıyla verdiği resepsiyona çeşitli nedenlerle katılamayacağını der, kendisinin yerine bizim katılmamızı ister. O da bu teklifi geri çeviremeyeceği için yanına dostu Dr. Watson’u da alarak kutlamanın yapılacağı Sherringford Salonu’na gider. Toplantı sırasında Sir Bromsby konuşmasına henüz başlamıştır ki kendisine sıkılan tek kurşunla yere yığılır ve hayatını kaybeder. Olayı soruşturmak da tahmin edin kime düşer?

Holmes’in bu macerası akıllara durgunluk veren dalavereler içeriyor. Hikaye sırasında karşılaştığınız en ufak bir ipucu sizin o ana kadar olan tüm fikirlerinizi allak bullak eder cinsten. İnsanlarla konuşarak edindiğiniz bilgiler ve araştırarak bulduğunuz irili ufaklı delillerin sizin fikrinizi etkileyebilmesi ihtimalinden ziyade kişilerin o anki mimikleri ve kanıtları ele geçirdiğiniz yer fazlasıyla önemli. Gerçi hikaye sonuçta nihayete eriyor; ama, gel gelelim yaptıklarınızı mantıklıca anlayabilmek için bunların niye öyle olduğunu da kavramalısınız. Zaten Doyle’in gerçek hikayelerinde olduğu gibi oyunda da Holmes sürekli olanları not tutması için Dr. Watson ile temas halinde ve o not tutarken olanlar ayrıntılıca anlatılıyor.

“Suç” yazın, 3406’ya yollayın..
.

Oyunun tam tanımını yapmak için sadece Syberia’ya benzetsem yeterli olacaktır. Bu, oyunun genel konseptinden çok gördüklerinizin tamamında da geçerli. Mesela grafikler fazlasıyla ayrıntılı. Balo salonundaki çatal kaşık takımından sokak lambasına kadar her şeyde yüksek derecede detay gözlerinizi okşuyor. Bununla beraber renklerdeki canlılığın da sizi tatmin etmemesi imkansız. Arabirim ise “süslü”. Karşılaşacağınız az sayıdaki mönülerin her tarafında çeşitli desenler ve motifler bulunuyor. Oyun sırasında farenin sağ tuşuna basarak ekranın alt kenarı boyunca görebileceğiniz envanter sistemini de aynı kefeye koyabiliriz.