© Copyright 1999-2025 Digitall Entertainment Network
YASAL UYARI!: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya makale/metinlerin tüm hakları Merlin'in Kazanı'na aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbir içerik önceden özel izin alınmadan kullanılamaz.
Bu makale/metin veya yazılar sadece Merlin'in Kazanı tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak iletilebilir ve/veya bunlardan merlininkazani.com adresine link eklenerek alıntı yapılabilir.
En başta oyunun konusu, ikincisi grafik, üçüncüsü müzikler. Tabi daha bir çok etken var ama eski oyunlarda hikaye konusu çok sağlam olurdu. Grafik de biraz iyi ise ve müziklerde ortalamanın üzerindeyse. O oyunu severek saatlerce oynardık. Yeni çıkan oyunlarda bunlardan biri veya ikisi eksik oluyor. Çok fazla yapılan reklamlar ile oyunlar şişiriliyor. Büyük beklentiler oluyor. Ama oyun çıkınca reklamlarında bahsedilen özelliklerin bir çoğunun eksik olduğunu ya da oyunun atıyorum %5'lik kısımından alınan güzel görüntüler dışında %95'lik kısmının hiç de iyi olmadığını anlıyorsunuz. Bu da oyunun alınıp 1-2 saat hevesle oynadıktan sonra çok kötü olduğu gerçeğinin ortaya çıkması ile oyunu silerek sizin için iş sonlanıyordu. Bir de eskisi gibi oyunları inceleyen bu kadar çok site ve oyunu oynayıp yorumlayan bu kadar çok kişi yoktu. Belki oyunun bir kısmı size hitap ediyordur ama yorumların ve incelemelerin etkisinde kalıp oyunu almaya da biliyorsunuz.
Velhasıl şimdiki oyunlarda hikaye, grafik ve müzik birbiri ile paralel kalite de olmadığı sürece şirketlerin kar edebilmesi çok zor. Grafik derken tutup hayvan gibi sistem isteyen bir grafiğe sahip olsun demiyorum tabi ortalama özellikte, oyunun türüne göre yeterli olsa olur. Şişirme özellikler ile çıkan oyunlar gerçek ortaya çıkınca balon gibi sönüyor. Oyun firmalarının işi de zor tabi. Orijinal bir şey üretmek, bu zamanda bu oyuncu kitlesine oyun beğendirmek zor. Nintendonun da yaptığı gibi aşırı pahalı şekilde oyunları piyasaya sürmek de akıl karı değil. Bu konu da en iyi iş çıkaran firma CD Projekt RED. Makul fiyatlarda yaptıkları satışlar ile oyuncuları adeta mest ettiler. The witcher 3 gibi bir oyun güya kaliteli olan 200 liralık oyunlardan bile daha fazla fiyat ederdi. Ama CD Projekt RED böyle bir fiyatlandırma yapmayarak, pahalı fiyata az satılarak elde edeceği gelirden daha fazlasını, ucuz fiyata çok satarak elde etti. Fiyatlandırma birçok oyunun geleceğini şekillendiren önemli bir konudur. Aslında çok iyi olan ama fiyatı yüzünden istediği ilgiyi ve satışı yakalayamayan bir çok oyun var.
Neyse nintendo bu gidişle sonu kötü olur.
Nedir vakti zamanının AAA kalitesinde oyun yapan prolarını bu işe yönlendirip, çok daha büyük yatırımlı mobil oyunlar çıkar ama en nihayetinde, kontroller eksikliği mobil tarafında her zaman bir sorun olarak kalacaktır. (nintendonun planları tutarsa, çakama switch lerin ardı arkası kesilmeyip yeni bir akım başlatmadıkça )
O yüzdendirki, eskiden korkuyla baktığım bu platform, konsola ve pc ye zararı çok da büyük olmayacaktır.
Gündelik oyuncu sayısı her koşulda kat kat fazla olacaktır, bir oyun makinası alıp oynayan oyunculardan.
Tabi ben uzun vadede olacaklardan şunu düşünüyorum.
Mobil artık 1. gözde geliştirilen mekan olur. Bunların versiyonları konsola ve pc ye uyarlanır. Ayrı bir mağazası olur oradanda paraya bakar dağıtıcılar.
Vel hasıl kelam, zarardan ziyade nötr bir etkisi olur. Hatta bu akım yarar dahi sağlıyabilir. Bu kadar oyun pompalamak gündelik oyuncuya, büyük makinalarda oynama hevesi uyandırabilir.
En büyük zararı, mobil tarzının, AAA oyunlara sıçrama tehlikesi. Zayıfta görsem, kontroller kurtarır bizi.