Çok tecrübesi olmamasına rağmen her zaman kahramanı oynamaya çalışır ve tehlikeli durumlara düşer. Aslında hiç asker olmak istememiştir. Körfez Savaşı sırasında, daha çok küçükken babası (veya bakılan açıya göre amcası) öldüğünden kendisini asker olmak istediğine inandırmıştır. Babasını daha iyi anlamak için asker olması gerektiğini düşünmüş, fakat hiç bu an için hazır olmamıştır. Daha sonra Psycho Mantis’in kontrolü altında Snake’ye saldırır. Fakat kurtarılır.
Oyunun sonuna kadar Meryl ortaya çıkmaz ve yaşayıp yaşamaması oyuncunun kararına kalır. Snake’nin esaretinden hemen sonra oyuncu Ocelot tarafından işkence görür, eğer bu işkence sağ olarak atlatılabilirse, Meryl oyunun sonunda ölmez, fakat pes edilirse bu onun ölümü olur. Bununla birlikte Meryl’in kurtulduğu son, hikâye açısından önemli olan sondur.
Metal Gear Solid 4’ün trailerinde Meryl tekrar görülür ve kendini “yeni FOXHOUND’un” üyesi olarak tanıtır. Fakat MGS’nin son bölümündeki rolüne dair daha fazla bilgi mevcut değildir.
Bundan önce, Metal Gear Solid 2: Substance’de, alternatif görevlerin olduğu Snake Tales’de Meryl tekrar ortaya çıkar. Snake, asıl hikâyede Olga’yla dövüştüğü yerde ona karşı savaşmalıdır. Karşılaşma aynı şemaya göre yürür, Snake Meryl’i öldürür, fakat bunun anahikâyeye hiçbir etkisi yoktur.
Raiden
İsmi Jack’tır. Olağan kodadı “Snake” Big Shell bölümünün başında, teröristlerin başı da kendini “Snake” diye adlandırdığından “Raiden”le değiştirilir. Raiden “les enfants terrible” projesine dahil değildir, ama Big Shell’e kadar S3 Programı çerçevesinde böyle adlandırılmıştır. Bilinen sadece 20. asrın 80’li yıllarında Liberya İçsavaşı esnasında çocuk asker olduğudur. Bu zamanki lakabı “Jack the Ripper” (Karındeşen Jack) veya “White Devil” (Beyaz Şeytan)dır.
Çocukluğunda ustası MGS 2’de son görev olarak karşılaştığı Solidus Snake’dir. Nihayet, intikamını almak ve Olga’nın çocuğunu kurtarmak için Solidus’un karşısına çıkar ve onu alaşağı eder. Jack, VR Training vasıtasıyla bu göreve hazırlanmıştır. Seçilmesinin sebebi, Solidus Snake ile olan alakasının, Solid Snake ile Big Boss arasındakiyle benzerliği ve çocuk askerlerden geçmişini kabul etmeyen tek kişi olduğundandır. Ama hafızası silindiğinden bunları hatırlayamaz. Sadece geceleri gördüğü kabuslar mazisini hatırlatır. Bu sebepten Raiden gecelerden korkar.
Hideo Kojima, Jack’i oluştururken olağanüstü güzel bir adam tasavvur ettiğini söylemiştir. Yoji ise (yapımcılardan biri) farklı düşünür, onu daha erkeksi şekillendirmek ister. Ama uzun, sarı saçları kadın cinsine çağrışım yapar (zaten MGS 2: Sons of Liberty’de başkanı kurtarıp yanına girdiğinde başkan eliyle Raiden’in “orasını” yoklar ve “Erkekmişsin!” diye emin olmak istediğini ifade eder) ve herşeyden önce hikâyenin başında kahraman ve olgun bir savaşçıdan başka her şeye benzer. Hikâye geliştikçe Raiden liyakatini gösterip iyiden iyiye olgunlaşsa da Metal Gear hayranlarının çoğu tarafından şüpheyle karşılanır. Eleştirmenler onda Solid Snake’nin vasıflarının yokluğunu hissederler. Bununla birlikte Raiden’in oyunun Japonca aslında Solid Snake’den daha neşeli bir sesi olduğuna dikkat atfedilmelidir. En azından bu noktada, dışgörünüşüne rağmen, Raiden’in daha “mizahi” bir yönü vardır. Jack, Metal Gear Solid 4’ün trailerinde bambaşka bir kılıkta, MGS 1’deki Gray Fox’un’kine benzeyen bir Exoskelett’le görünür. Fakat Raiden’in Exoskelett’inde, MGS 4’ün trailerinde de görebildiğimiz küçük Metal Gear birimlerinin biomekanik yapıtaşları yer alır. Raiden’e karşı eleştirici seslerin ekserisi Japonya’nın dışından geldiğinden, bu yeni tasarımla en çok güneyli fanlara hitap edilmek istendiği düşünülebilir.