Zamanında üç boyutlu platform oyunları bulmak bir hayli zordu. Sega Genesis / Super Nintendo Entertainment System'de bulunan iki boyutlu platform oyunları, kitlesini tutmayı başarıyordu. Ta ki beşinci jenerasyon oyun konsolları, piyasayla buluşana kadar. Üç boyutlu poligonlar, her tarafı kasıp kavururken, platform oyunları bu tür için en iyileri olarak görünüyordu. Naughty Dog'un aklındaki Crash konsepti ise, hem Playstation dönemine hem de büyük bir kitleye hitap etmeye hazırdı.
1995 yılında oyuncuların beğenisine sunulan Crash Bandicoot, geri dönüş olarak bir hayli iyi notlar almıştı. Özellikle zorluğu, karakterin sempatikliği, platform türünün ilk defa üç boyutlu olarak çıkması, bunların en baştaki nedenlerinden biriydi. 1995-2000 yılları arası farklı iki yapımla hem hikayesini hem de efsanevi ününü devam ettiren Crash Bandicoot serisi, başka yapımcıların eline geçince farklılaştı ve yavaş yavaş unutulmaya başlandı. En son başarılı oyunun Twinsanity olması ve bundan yaklaşık on sene önce çıkması, bir hayli üzücü. Fakat telif hakkına sahip olan Activision ve Vicarious Entertainment, yirmi sene önceki Crash'in tekrar hatırlanmasını istiyordu. Tabii sadece oyuncular değil, seriye ait olan kitle, uzun zamandır Crash'in temellerine sahip olan bir yapım bekliyordu. Aldıkları cevap ise bariz olarak Crash Bandicoot N. Sane Trilogy oldu.
Asıl yapımlarından yirmi yıl sonra tekrar bizimle olan Crash Bandicoot N. Sane Trilogy, aslında kitlenin gerçekten beklediği yapım olarak sayılıyor. Çoğu oyuncuya göre Crash Bandicoot denilince akla gelen ilk şey "platforming" ve kart yarışları olur, herhangi bir mutantın üstüne atlayıp onu ele geçirmek, asıl konseptin dışına için genelde kitle tarafından dışlanır. 2010'ların başında çıkan Mind over Mutant ve benzeri yapımlar bu tür sorunların en iyi örneğiydi. Ama şundan eminim ki N. Sane Trilogy, hakiki anlamda bir Crash hayranının isteyebileceği en iyi yapımların arasında bulunuyor(diğer isteklerinin arasında muhtemelen ilk üç yapım tadında yeni bir oyun olurdu).
Tabii, inceleme şahsi görüşlerimi anlatacağı için, bazı öznel yargılar bulunabilir, fakat genelde objektif olarak bakmayı da deneyeceğim. Başta belirteyim, Crash Bandicoot N. Sane Trilogy, adından da anlaşılabileceği gibi serideki ilk üç oyunun "remake"i oluyor. Yapımlar; Crash Bandicoot, Crash Bandicoot 2: Cortex Strikes Back ve Crash Bandicoot 3: Warped olarak toplama halinde içinde bulunuyor. Fazla tutmadan sıra sıra anlatmaya başlayayım...
İlk Crash... Naughty Dog'un göz bebeği, serinin asıl oyunu... Orijinal Crash'e karşı düşüncelerim genelde yapımın ne kadar zor olduğudur. Kaydetme noktalarının neredeyse bulunmaması, kristalleri toplama zorluğu ve ikinci adadan sonra ciddi anlamda zorlaşan bölümler, Crash'in asıl anahtar parçalarından birkaçı. Asıl önemli soru ise N. Sane Trilogy'de bu özellik tutulmuş mu. Cevabı ise hem evet, hem de hayır. Daha önce Playstation'da oynadığım Crash ile aynı tadı verdi, ona karşı hiçbir sorunum yok, fakat Activision yeni oyuncuların zorlanamaması için muhtemelen kolay yola başvurmuş durumda. İstediğiniz yerde kayıt yapma, kristalleri gerçekten kolay şekilde elde etme (sanırsam sadece ilk ada için geçerli, ikinci adada bölüm sırasında öldüğüm için kristal vermedi) gibi ilk Crash'i güncelleştiren mekanikler bulunuyor. Unutmamak gerekenlerden birisi ise, ilk Crash'in Bonus bölümünde ölürseniz, bir daha oynama şansınız ne yazık ki bulunmuyor ve kaydetme imkanınız da ortadan yok oluyordu. N. Sane Trilogy'de ise bu tamamen ortadan kalkmış bulunuyor, yani N. Brio veya Neo Cortex'in Bonus bölümlerini istediğiniz kadar oynayabiliyorsunuz.
Kolaylaştırılan mekanikler dışında N. Sane Trilogy'deki ilk Crash Bandicoot, aslında çok sağlam. Eski yapımın temel taşlarını bulundurmakla beraber ilerledikçe yükselen zorluk seviyesi, aslında 1995'te çıkan orijinali aratmıyor, ki bu da artı bir yön. Menülerin ve bölüm bitiş ekranlarının tamamen eski oyunlardan alınması ve tamamen remake edilmesi, gerçekten uzun zamandır beklenen bir özellikti. Beklenmedik olay ise, Coco'nun ilk Crash'te yer alması. "Coco's Time Travel" adlı özellikle Coco, sadece kaplan süren yan karakterden çıkıyor ve tamamen oynanabilir karakter oluyor. Kötü mü? Tabii ki hayır, eminim Coco ile oynamak isteyen büyük bir kitle bile bulunuyordur.
Grafikler hakkında konuşmak da isterim, çünkü oynanış ile beraber oyuncuların en çok değineceği konulardan biri yeni grafiklerdi. Başta belirteyim, üç oyun arasında değişen bir grafik farklılığı söz konusu değil. Söylemem gerek ki, Activision ve Vicarious Entertainment, bu konuda bir hayli güzel iş başarmışlar. Yağmurlu havalarda şimşeklerin çakması ile aydınlanan platfromlardan, herhangi bir tropikal şehir atmosferi gibi yerler, sizi tamamen bölümün havasına kolayca sokuyor. Özellikle bazı bölümlerin akşamüstü tarzında olması, genel rengi turuncuya çeviriyor ve Crash'in üstündeki renkle uyumlu olduğu için renkler çok canlı ve keskin görünüyor. Yani, platform ile grafikleri de umursuyorsanız, kesinlike Crash Bandicoot N. Sane Trilogy'e artı vereceksiniz.
Sıra Crash Bandicoot 2'de. Kişisel favorim olan Crash Bandicoot 2: Cortex Strikes Back, Trilogy'de beklentimin en yüksek olduğu yapımdı. Tabii, beklentilerimin karşılığını ise sorunsuzca aldım, çünkü yapım akılda kalıcı derecede harika olmuş ve Crash 2'nin en bilindik elementlerini ve ruhunu yapımda tutmayı başarmışlar. Kontrollerin sıkı olması, Crash'in modellenmesi, atmosferin iç açıcılığı ve müziklerin uyumluluğu ile Crash Bandicoot 2, kesinlikle oynama zamanınızın fazla olmasına neden olacaklardan.
Warped, diğer adıyla Crash 3, zamanında çok fazla ses getirenlerden. Oynanış sekmesinde farklı yollara başvuran Warped'de, sualtı, motor yarışı ve farklı platform seçenekleri var, yani sadece basit platorm bölümleri ile uğraşmıyorsunuz, bir nevi spor yapıyorsunuz gibi oluyor. Tabii, farklı dallar da olunca detaylar artıyor ve kontrolleri ayarlamak bir hayli zorlaşıyor. Ama Vicarious bunun üstesinden sorunsuzca gelmiş. Warped'ın, Playstation versiyonu kadar sağlam, fakat tek sorunu PS'de de bulunan motor yarışları bölümlerinde aracı kontrol etmek bayağı zor, farklılık getirmemek için ise dokunulmamış gibi görünüyor.
N. Sane Trilogy'nin neler getirdiklerinden bahsedeyim, öncelikli olarak 4K'da sorunsuz oynayabildiğiniz yapımda harika bir görüntü kalitesi var. 60FPS olmasa da stabil bir framerate'e sahip olan oyunda, genellikle yavaşlama veya kayma sorunları bulunmuyor. Getirilen başka bir akılda kalıcı özellik ise müziklerin tamamen baştan yapılması ve günümüze harika şekilde uyarlanması olmuş. İçinde olduğumuz konsol jenerasyonunun ses bakımından yüksek derece ileri bir teknolojiye sahip olduğunu hepimiz biliyoruz, oyun sırasında dinlediğim müziklerin ise grafikler gibi kristal kalitesinde olduğunu söyleyebilirim. Fakat herkes yenilenen müziklerin tam olarak bölümlere uymadığını düşünebilir, ki bu düşünceler Crash kitlesinde sürekli duyulan cümlelerden. Şahsi olarak hiçbir zaman arkada çalan parçaları can sıkıcı veya bölüme uyumsuz olarak hissetmedim.
İncelemeyi bitirmeden önce söylemek istediğim ise, kesinlikle çocukluğunuzda Crash oynamışsanız ve bu tür platformer oyunlarına karşı bir ilginiz varsa, gerçekten paranıza değecek bir yapım olduğu kesin. Çıkışından beri dört gözle beklediğim yapımın beklentilerimi çok kolay bir şekilde karşıladığı için de aşırı mutluyum. Kısacası, Crash Bandicoot N. Sane Trilogy, Playstation 4 kütüphanenizde bulunması gereken harika yapımlardan biri.
crash ın ilk oyunun ikinci bölümünde trambolin aktif olmuyor bu yüzden parkur sonundaki kutu sayısını eşitleyemiyorum.. elması alamıyorum.. orası nasıl aktifleşecek.. youtube dan izleyeyim dedim herkes de yeşil trambolin çıkıyor... nasıl oluyor bilen biri yazabilir mi?
Mekanikleri yerlerde oyunun. Çoğu yerde 2 boyutulu gibi görüntü sunuyor ancak 3 boyutlu bir oyun olduğu için saçma sapan olaylar oluyor. Ciddi anlamda perspektif sıkıntısı var.
eski günleri yad edeceksen iyi ama ilk defa oynuyor isen ozaman sıkıntı 5 para etmez senin için. benim gibi ps1 de oynamış bu oyunu iseniz parayı basar alırsınız (fakat xbox one s im olduğu için alamıyorum oyunu üzgünüm )