1/7

Nedir, ne değildir? Bölüm 3: Silent Hill'in karakterleri ve anlamları #2

Hürcan Köse 8.04.2017 - 13:48
Silent Hill 2'nin depresif dünyasına adım atıyoruz
"Nedir, ne değildir?" adlı yazı dizimizin ilk iki bölümünü geçtiğimiz haftalarda sizlerle paylaştık ve aldığımız geri dönüşler sayesinde insanların gerçekten de Silent Hill hakkında doğru ve anlaşılabilir şeyler okumaya ne kadar ihtiyacı olduğunu anlamış olduk.


Eğer ilk iki bölümü okumadıysanız:

Nedir, ne değildir? Bölüm 1: Silent Hill'e giriş

Nedir, ne değildir? Bölüm 2: Silent Hill'in karakterleri ve anlamları #1

Yazı dizimin bu haftaki bölümünde geçen hafta da sözünü verdiğim gibi, serinin en iyi oyunu Silent Hill 2'nin karakterlerine değineceğim. Hem ana karakter, hem yan karakterler hem de ana karakterin karşısına çıkan düşmanları ve anlamlarını sizlerle paylaşacağım. Beraber duygusal ve depresif bir yolculuğa çıkacağız. Sizi mutlu edebilecek bir içecek alın yanınıza, zira çok hüzünlü bir takım olaylarla karşılaşacağız.

Not: Yazıda bulunan bazı içerikler küçük yaştaki okurlarımız için uygun değildir.

Nedir, ne değildir? Bölüm 3: Silent Hill'in karakterleri ve anlamları #2
Silent Hill 2'ye neden serinin en iyi oyunu deyip duruyorum?

Çünkü öyle... Şaka bir yana, Silent Hill 2'nin serinin en iyi olduğu fikri tamamen bana ait. Benimle aynı fikirde olabilirsiniz veya 2'den nefret ediyor da olabilirsiniz. Ben nasıl ki Homecoming'i veya Downpour'u kaale almıyorsam, siz de gayet tabii 2'yi serinin en iyi oyunu olarak görmüyor olabilirsiniz. Bunda hiç sorun yok. Tamamen subjektifiz.

Ama Silent Hill 2'yi bu kadar değerli görmemin de elbette ki birkaç sebebi var dostlar. Atmosferi, görselleri veya hikayesi bir yana, eşsiz karakterleri var. James Sunderland'ın Silent Hill 2'de karşılaştığı tüm karakterlerin bir geçmişi, kişiliği ve temsil ettiği bir insan dürtüsü var. Bunlara isterseniz kutsal kitaplardaki yedi günahın adını takın, isterseniz içinizde bulunan bazı kötü davranışlarla eşleştirin. Size kalmış. Ancak Silent Hill 2'de bulunan her karakterin içinden bir parçanın aslında sizin içinizde de bulunduğunu öyle ya da böyle, genç ya da yaşlıyken, veya şu anda, tam bu satırları okuyorken anlayacaksınız. Kaçarı yok.

Giriş kısmını çok fazla uzatmadan Silent Hill 2'de bulunan karakterlere girişmeye başlıyorum. Öncelikle oyundaki "insan" karakterleri sizlere anlatacak, daha sonra da James Sunderland'ın karşılaştığı canavarları ve hangi dürtüleri sembol ettiklerini detaylı bir şekilde belirteceğim.

Ana karakterimiz James Sunderland ve eşi Mary Shepherd Sunderland


Silent Hill 2'nin ana karakteri James Sunderland'ın oyun boyunca sergilediği davranışlara bakarsak öncelikle onun çift kişilikli bir insan olduğunu rahatlıkla anlayabiliyoruz. Başlıca buna değinmek gerekiyor. Çünkü James'in içinde bulunan bu ikinci kişi, onun bilinçaltında bulunan bu ikinci yarı aslında Silent Hill 2'nin hikayesini yaratan en önemli etkenlerinden birisi.

Nedir, ne değildir? Bölüm 3: Silent Hill'in karakterleri ve anlamları #2
James, Ashfield'da bulunan bir şirkette tezgahtarlık yapıyordu. Ortak bir arkadaşlarının yardımı ile eşi Mary ile tanışan James, kısa sürede Mary'ye aşık oldu ve bu aşk da evliliğe doğru yelken açmalarını sağladı. İkisi de çok güzeldi. İkisi de birbirini çok seviyordu. Mary mesela, çok güzel piyano çalıyordu. Yo, aslında pek iyi çalmıyordu. Ama James'in kulakların duysanız, onun gözleri ile görseniz... Sanki Mary bir melekti de Tanrı'nın tatlı melodisini çalıyordu. Ne kadar kötü olursa olsun, onun çaldığı hiçbir şey James'in kulağını tırmalayamazdı.

Sessiz Tepe kasabasının bir broşürünü okuduktan sonra oraya doğru bir tatil gezisine çıkan iki aşık, Sessiz Tepe'nin en gözde mekanlarından birisi olan Lakeview Oteli'nde kaldı. Hatta oyunun birkaç sahnesinde gördüğünüz bazı video kayıtları James tarafından, Lakeview'daki odalarında çekilmiştir. Ah nostalji, ah melankoli, ne acı şeysiniz siz yahu! James daha sonra Lakeview'den ayrıldıkları sırada bu video kasedini odada unutuyor ve oyundayken kaset ile karşılaşıyorsunuz.

Silent Hill 2'deki olayların üç sene öncesinde Mary ölümcül bir hastalığa yakalanır ve hem bu hastalıktan etkilenen duyguları, hem de kimyasındaki değişiklikler yüzünden duygusal yapısı da sürekli değişir olmuştur. Dolayısıyla James'in de bu ilişkiye karşı görüşü iyice kararır. Sürekli bağırışmalar, kavgalar ve artık azalmış gibi hissettiren sevgi. Ne kadar acı.
2/7
En pahalı ve güvenilir hastanelerde tedavi edilmesine rağmen durumunda herhangi bir düzelme kaydedilmeyen Mary'nin yaklaşık üç yıllık ömrünün kaldığını duyan James'in dünyası birden yıkıldı. Artık ona kim piyano çalacaktı? Kim ona "bugün ne yaptın?" diye soracaktı? Bu kabul edilemezdi. James gerçeklerden kaçarak yine bir savunma mekanizması oluşturdu ve bu kez de doktorlara saldırıp onu ölüme terk etmeleri fikrini nasıl kabullenebildiklerini sorguladı. Hatta Mary'yi kendisi kurtarabilmek için eve tonlarca sağlık kitabı alıp gece-gündüz demeden bu kitapları okudu. Hepsi yalnızca bu hastalığa bir ilaç bulabilmek içindi. Ama nafile. Mary'nin hastalığı gittikçe kötüleşiyordu. Acı artıyor, umutlar tükeniyordu.

Sessiz Tepe'nin aklında yer ettiği düşünceleri sayesinde James'in aksine akıl sağlığını koruyabilen Mary, hastanede yatan ufak bir yetim olan Laura ile bir bağ kurmuştu. James'in hasteneye geldiği zamanlarda onu meraklı gözlerle bekleyen Mary'yi sakinleştiren ve onu teselli eden Laura, Mary'nin üzüntüsünü James'e bağlar ve bu yüzden de ondan nefret eder. Çünkü Mary üzülmezse iyileşecekti. İyileşirse Laura'yı evlat edinecekti. Hastalığın sonraki günlerinde Mary, James ve Laura'ya mektuplar yazdı ama yollamadı. O öldükten sonra bu mektupların teslim edilmesi için hemşire Rachel'a emanet etti.

Nedir, ne değildir? Bölüm 3: Silent Hill'in karakterleri ve anlamları #2
Acı arttıkça Mary daha da saldırgan ve çekilmez bir hale geliyordu.  Biliyorum, James şu anda Mary'ye çekilmez dediğim için bana kızacak ama gerçeklerden kaçmaması gerekiyor. Böyle düşünüyor. Böyle düşündüğünü biliyor. Bu duygusal değişiklikler yüzünden artık Mary'yi daha az ziyaret etmeye başlayan James, bunun yanında bir de kendini alkole verir. Artık eşinden fiziksel olarak bir karşılık göremediği için cinsel yönden de sıkıntıya giren ve gözü bir bakıma dışarılara kayan James, evli olması ve eşinin de böyle acınası bir durumda olması sebebiyle hiçbir zaman bu konuda kötü bir işe kalkışmadı. Ancak bunun düşüncesi bile daha sonra Sessiz Tepe'de karşısına çıkacak olan bazı manifestoların şekillenmesine yetti. James şehveti seven birisiydi. Bunu her ne kadar kabul etmese de, öyleydi.

Artık her an ölebilecek duruma gelen Mary'nin eve gönderilmesi tavsiye edildi. Hani "öleceksem kendi evimde öleyim" düşüncesi vardır ya. Tüm umutlar tükendiğinde, gerçek kabullenildiğinde ortaya çıkan düşünce. İşte ondan.

Nedir, ne değildir? Bölüm 3: Silent Hill'in karakterleri ve anlamları #2
Araları her ne kadar kötüleşse de James, o çok sevdiği kadının böylesine acı dolu bir işkencenin içinde can çekiştiğini görmeye dayanamıyordu. Günden güne onun için ağırlaşan bir yük halini alan Mary, artık ölmeyi dileyen bir kadın haline gelmişti. Hastalığın bir an önce onu almasını bekliyordu. Aslında belki de bunu ikisi de bekliyordu... James en sonunda ikisinin de çektiği bu acıya dayanamadı ve Mary'yi hastane odasında bir yastıkla boğarak öldürdü. Acılarına son mu verdi? Evet. Peki iyi bir şey mi yaptı? İşte onun takdiri size kalmış.

Mary'yi öldürdükten sonra bagaja değil, arka koltuğa yerleştiren James'in bu olaydan ne kadar süre sonra Sessiz Tepe'ye gittiği kesin olarak bilinmiyor. Senaryoya göre aralarında yalnızca birkaç gün, hatta belki de bir gün var. Sessiz Tepe'ye arabayı sürerken arka koltuğa asla bakmayan James, bu duygusal travma ve gerçeklerden kaçışın yükü sırasında aklının bir kısmını kaybeder ve bir savunma mekanizması yaratarak gerçekleri, Mary'yi öldürdüğünü unutur. Kısmi bir hafıza kaybı desek doğru olur.

James'in çift kişiliği

Öncelikle James'in aydınlık tarafına bakalım. Karşısına çıkan karakterlere karşı davranışlarına bakınca aslında ne kadar düşünceli ve nazik bir adam olduğunu anlayabiliyoruz. Zaten eşi Mary de Laura'ya yazdığı mektupta James'in ne kadar kibar bir adam olduğundan bahseder. Çok konuşmaz, ama hep bir şeyler düşünür. Oyundaki kilit karakterlerden birisi olan Maria da aynı şekilde James'i çok kibar ve düşünceli bir adam olarak lanse eder. Sıkıntılı geçmişlere sahip olan Angela Orosco ve Eddie Dombrowski karakterlerine karşı da aynı özveri ve nezaket ile yaklaşır.

James'in bir de karanlık bir tarafı var. Eşi Mary'nin ölümcül hastalığı ve en nihayetinde de ölümü, hatta öldürülüşü yüzünden çok ağır bir depresyona giren ve bu depresyondan kurtulamayan James, kendine zarar vermeye başlamış hatta intihar etmeyi bile düşünmüştür. Bu acıya bir yerden sonra dayanamayan James, aklını kaçırmaya başlar ve Mary'nin artık ölü bir kadın olduğu fikrini reddetmeye, bu gerçeği bir şekilde unutmaya çalışır. Aslına bakarsanız, başarılı da olur. Gerçeklerden kaçtığı için korkak bir karakter olarak lanse edilen James, diğer kişilerle konuşurken bazı durumlarda sessiz kalmayı, göz temasından kaçınmayı ve konuyu çabucak değiştirmeyi bir savunma mekanizması olarak kullanır. Yüksek derecede sosyal anksiyeteye sahip olan James, Mary'nin ölümünden sonra aşırı derecede yalnız kalmış ve bu yalnızlığa da bir çözüm bulamamıştır.

Nedir, ne değildir? Bölüm 3: Silent Hill'in karakterleri ve anlamları #2
Zaten kendisini intihar düşünceleri ile yiyip bitiren James, aslına bakarsanız Sessiz Tepe'ye de kendisini öldürmek fikri ile geliyor. Ölmesine rağmen eşi Mary'den aldığı mektubun gerçekliğinden şüphe eden James, "Benim kalbim zaten çoktan öldü, ben ölsem ne değişecek ki?" düşüncesi ile arabasını Sessiz Tepe'ye sürdü. Zaten oyunun "Su" sonunda James intihar ediyor. Ancak elbette oyunun ana sonu mudur yoksa yan sonlardan birisi midir, orası size ve Team Silent'a kalmış bir şey.

İntiharcı kişiliği yüzünden birçok konuda vurdum duymaz olabilen James, oyunda da bu konuda birçok örnek vermektedir. Nasıl olsa her şeyi kaybettiğini düşünen James birçok detayı atlar ve önemsemez. Örneğin daha oyunun başındayken arabasının kapısını açık bırakması, Piramit Kafa ile ilk karşılaşmasında saklansa bile fenerini açık bırakması veya elini iğrenç bir tuvalete soktuktan sonra yıkamaması onun bu önemsemeziliğini iyi bir şekilde açıklayabiliyor.
3/7
Maria

Ah, Maria. Güzelliğin beni benden alıyor. Siz çocukluğunuzda Tomb Raider hastası mıydınız? Ben Maria severdim. Çok severdim. Hala seviyorum. Sanırım hep de seveceğim. Güzelliği bir yana, Femme Fatale kişiliği ile de ayrı çeliyor aklımı. Tıpkı James'in de aklını çeldiği gibi...

Maria'nın gerçek bir karakter olup olmadığı hala sonsuz tartışmaların konusudur. Team Silent bu konu hakkında hiçbir resmi açıklama yapmadı zamanında. Maria gerçek bir karakter de olabilir elbette. Ancak onun, James'in hastalıklı zihni tarafından yaratılmış bir manifesto olduğu fikri bana daha inanılır geliyor. Bunun birkaç sebebi var zaten. Hem çok güzel görünüyor, hiçbir yerinde hiçbir yara veya çizik bile yok, hem de ölümü birkaç kez alt ettiğini kendi gözlerimizle görebiliyoruz.

Nedir, ne değildir? Bölüm 3: Silent Hill'in karakterleri ve anlamları #2
Fiziksel olarak neredeyse James'in eşi Mary ile aynı görüntüye sahip olan Maria'nın sesi bile aynıdır. İkisinin de adının Mar hecesi ile başlıyor oluşu da bu karakteri James'in üzüntüsünün ve gerçeklerden kaçışının yarattığı düşünülmektedir. Elbette benzerlikleri yalnızca fizikte bitiyor. Maria, Mary'ye kıyasla çok farklı bir kişiliğe sahip. Hem giyim kuşamı, hem de davranışları açısından cinsel olarak daha istekli görünen ve bu konuda daha açık olan Maria, aslında James'in bir türlü kabullenemediği şehvet isteğinin gerçeğe yansıyan bir manifestosu olabilir.

Oyun boyunca Maria'nın gerçekliği konusunda kafasında soru işaretlerine sahip olan James, Maria'nın doğasını tam olarak anlayamamaktadır. Sanki yıllardır tanışıyormuşlar gibi hareketler sergilemesi, bazen Mary'nin anılarını kendilerine aitmiş gibi detaylı bir şekilde anlatması ve aslında hayatındaki boşluğu tamamlayabilen ikinci bir Mary oluşu kafasını büyük oranda karıştırmaktadır. Ölen eşinin hayata geri dönmesini dileyen bir adamın hayalleri. Aslına bakarsanız, Silent Hill 2'nin ek senaryosu olan "Born from a Wish"in adı da buradan geliyor olabilir. Bir dilekten doğmak... Neden olmasın?

Bir başka teoriye göre de Maria aslında Mary'nin ölümünden önce tuttuğu dilektir. Ölmeden önce James'e hala ilk günkü kadar aşık olan, sevgisi biraz olsun bize alamayan Mary, ölmeden önce, James'in bundan sonra tam da hayallerindeki gibi, ona istediklerini verebilecek güzel bir kadınla beraber olmasını dilemiştir. Mary'nin bu dileği ile Maria doğmuştur. Tam James'in hayallerindek gibi. Ancak aynı zamanda Mary'nin kişiliğinden ve anılarından da parçalara sahip.

Nedir, ne değildir? Bölüm 3: Silent Hill'in karakterleri ve anlamları #2
Maria için konuşulan daha birçok teori var. Onun Sessiz Tepe tarafından sırf James'in yargılanması için yaratılan bir varlık olduğu bile söyleniyor. Sonuçta Heaven's Night'ta çalıştığı gecelerin anılarına sahip. Ancak ya onlar da Sessiz Tepe tarafından yerleştirilen anılarsa?

Onunla tanıştıktan sonra kendisini James'e kaptıran ve peşinden ayrılmayan Maria aslında kendi başına detaylıca incelenmesi gereken bir karakter. James'i geçmişine hapsetmeye çalışması ve hatta bazı durumlarda onu öldürmeye çalışması sebebiyl Silent Hill 2'nin ana kötüsü olarak bile görüldüğü durumlar olabiliyor. Ancak işte, Maria'nın gerçekliği de kendi başına bir ikilem olunca, insan bu düşüncenin tutarlılığını da sorguluyor. Sürekli olarak gerçekliğini James'e kanıtlamaya çalışması, "bak işte, ben gerçeğim, hayalet değilim" demesi ve aslında erişilemeyenden doğan aşkı simgelemesi Maria'yı daha inanılabilir bir karakter haline getiriyor. Erişilemeyenin aşkı...

Aslında birçoğumuz biliriz bu hissi. Bize en fazla zarar veren, aynı zamanda da en sevdiğimizdir. Durun, tamam, şimdi bunun sırası değil. Efkarlanmayalım olur mu?

Maria, James tarafından birçok kez görülse de, James'in karşılaştığı diğer karakterler tarafından görülmeyen, aslında onlara görünmeyi reddeden bir karakter. Bowling salonuna girdiğinizde dışarıda bekliyordu, hatırladınız mı? Peki neden?.. Bunu James'in kafası mı sağlıyordu? Ah cevabı bir bilsem.

Maria'nın hikayesine karakter anlatımları bittiğinde başlayacağım olan hikaye bölümlerinde hem Silent Hill 2 açısından hem de Born from a Wish açısından değineceğim.
4/7
Laura

Hastanede kaldığı dönem boyunca Mary Shepherd-Sunderland'e arkadaşlık eden ve efkarlandığı zamanlarda onu teselli eden Laura, oyunun kilit karakterlerinden birisi. Ebeveynlerini kaybettiği için Mary'yi annesi gibi gören Laura, hastaneden ayrıldıklarında Mary tarafından evlat olarak alınacağını düşünmektedir. Ancak elbette, böyle bir şey olmamıştır.

Nedir, ne değildir? Bölüm 3: Silent Hill'in karakterleri ve anlamları #2
Laura'nın ailesi nasıl ölüyor veya kendisi neden hastaneye düşüyor, bu açıklanmıyor. Ancak zaten çok da mühim değil. Burada önemli olan Laura'nın olaylar açısından bağlayıcı görevi görmesi ve Sessiz Tepe'de temsil ettiği şey. James'e Mary'ye kötü davrandığı ve onu sevmediği gerekçesiyle ufak bir nefret besleyen Laura, bazı durumlarda James'in kasabadaki işini zorlaştırsa da genellikle ona da bir bağ ile bağlıdır. Dik kafalı ve biraz da dediğim dedik bir kız olan Laura aslında Sessiz Tepe'de ve James Sunderland'ın hikayesinde az miktarda bulunan saflığı temsil eder. Laura ile "öbür dünyada" hiçbir zaman karşılaşmazsınız. Laura canavarları hiçbir zaman görmez ve Laura böyle tehlikeli bir yerde hiçbir yara almaz. O kadar saftır ki, Sessiz Tepe ona kıyamaz.

Eddie Dombrowski

Benzin istasyonunda bir işçi olarak çalışan Eddie'nin çok da önemli bir karakter olmadığını söyleyebiliriz. James Sunderland'ın Sessiz Tepe'de karşılaştığı yan karakterlerden birisi olan Eddie, aklı açısından biraz dengesiz bir birey olan Eddie'nin böyle olmasının sebebi de fiziksel ve mental yönden biraz sıkıntılı olmasıdır.

Nedir, ne değildir? Bölüm 3: Silent Hill'in karakterleri ve anlamları #2
Küçükken şiddet gören ve dalga konusu olan, büyüdükçe de küçükken yaşadığı bu travmalardan kurtulamayan Eddie'nin amacı onunla dalga geçen bir sonraki kişiyi öldürmektir. Kendisinden nefret eden ve olduğu kişiden kurtulmak isteyen Eddie de aslında bu memnuniyetsizliği ve kaçış isteğini sembolize eder.

Angela Orosco

Kayıp annesini Sessiz Tepe'de aramakta olan, evinden kaçmış ve gidecek hiçbir yeri olmayan Angela Orosco, Silent Hill 2'nin hikayesi boyunca birkaç kez James'in karşısına çıkar. Hatta oyunda karşılaştığımız ilk yan karakter olması da onu bir bakıma daha özel kılar. Sisli, puslu ve korkutucu ormanın içinden çıkıp Angela'nın yüzüyle karşılaştığımızda gerçekten bir melek görmüşçesine rahatlardık. Adı ve bulunduğu mezarlık da aslında bir melek oluşunu sembolize eder.

Sıradan bir görüntüye sahip olan Angela, krem rengi boğazlı bir kazak ve kırmızıya çalan koyu kahverengi bir pantolona sahiptir. Diğer karakterlerin ve genel kadın algısının aksine vücudunun görünebilecek neredeyse her yerini kapalı tutması, hatta boğazını bile korumaya çalışması geçmişte yaşadığı cinsel istismarla doğrudan alakalıdır. Bu vücudu kaplama işlemi ayrıca geçmişten kalan yaralarını gizlemek içindir.

Nedir, ne değildir? Bölüm 3: Silent Hill'in karakterleri ve anlamları #2
Geçmişinde hain birbier cinsel istismar ya da şiddet olayı ile karşılaşmış olan insanlar gerçek hayatımızda da bu yöntemlere başvururlar. Yalnızca biraz dikkatli olup çevremizi iyi analiz edersek, aslında birçok insanın bu sorun ile boğuştuğunu rahatlıkla görebiliriz.

Küçüklüğünde aile içi şiddet gören, kötü davranışların hedef tahtası olan ve en kötüsü de aile içi tecavüzün bir kurbanı olan Angela, tüm bu kötü olaylarla çocukluğu boyunca, defalarca karşılaşmış bir karakterdir.Geçmişinde yaşadığı bu kötü olaylar yetişkinlik döneminde de aklına bir karabasan gibi oturmuştur. James ile konuşurken sürekli heyecanlanan ve kekeleyen Angela aslında hayatındaki bu acı manzarayı gözlerimizin önüne seriyordu.

Oyunun bir bölümünde Angela'nın babasını sembolize eden, Abstract Daddy adlı bir boss ile karşılaşıyoruz. Bu boss ile kapışırken eğer modelini dikkatlice incelerseniz, bir kadın bedenine doğrulan, hatta zorla cinsel ilişkiye girmeye çalışan bir erkeği seçebiliyorsunuz. Bu model babasının Angela'ya çektirdiği çileyi temsil etmektedir.

Angela'nın detaylı hayatına Silent Hill 2'nin hikayesini anlattığım bölümde değieneceğim. Şimdilik hakkında bilmemiz gereken önemli detaylar bunlardı.
5/7
Silent Hill 2'nin kağıt üzerinde daha birçok karakteri var. Bunlar hem önceki oyundan hem de genel Sessiz Tepe mitolojisinden ve tarihinden bildiğimiz çok detaylı olmayan ama hikayede irili ufaklı bir yere sahip olan karakterler. Silent Hill'in ve Sessiz Tepe kasabasının genel tarihini anlattığım kısımda bu minor karakterlere önemle değineceğim.

Şimdi bu bölümümüzün son parçasına, Silent Hill 2'de bulunan yaratıklara ve sembolize ettikleri dürtülere geliyoruz. Silent Hill 1 için yazdığım yazıyı okuduysanız ilk oyundaki yaratıkların Alessa'nın acısı ve hayal gücü sonucunda ortaya çıkan hilkat garibeleri olduğunu da hatırlıyorsunuzdur. Silent Hill 2'yi ayıran ana özellik işte tam da burada başlıyor.

İlk Silent Hill oyununda olaylar Alessa'nın acısından patlak verirken, Silent Hill 2'de kasaba bir mahkeme görevi görüyor. James Sunderland, işlediğini bile hatırlamadığı bir suçla yargılanmakta. Sessiz Tepe kasabası mahkeme salonu görevini görürken, James'in burada karşılaştığı mahlukat ve manifestolar da jüriyi, tanıkları ve yargıcı temsil etmektedir. James'in hayatı boyunca edindiği tüm kötü alışkanlıklar, Mary'ye yaptığı yanlışlıklar ve pişman olduğu her dürtü bu mahkemede karşısına çıkacaktır.

Nedir, ne değildir? Bölüm 3: Silent Hill'in karakterleri ve anlamları #2
Piramit Kafa

Belki de Silent Hill denince tıpkı Resident Evil'ın Nemesis'i gibi aklımıza gelen ilk yaratık olan Piramit Kafa, sanıldığının aksine Silent Hill 2'nin "ana bossu" değildir. Kendisi, veya kendileri, James Sunderland'ın yargılandığı bu soyut mahkemede adaleti ve yargıyı temsil etmektedir. Aynı zamanda cellattır ve kuralları da koyandır. Yani hem adalettir, hem de kanundur.

Piramit Kafa'nın tarafsız bir yaratık olduğunu aslında oyun içindeki sahnelerde anlayabiliyoruz. Kendisi yalnızca James'e değil, suç işlemiş, günahkar tüm insanlara acı çektirmek ve onları yargılamak ile yükümlüdür. James'in karşısına birçok kez çıkan ve onu da öldürmeye çalışan Piramit Kafa, kasabada bulunan hemşire, manken veya diğer yaratıklara da saldırırken görülebilir. Onlar da günahkardır ve onların da yargılanması, cezalandırılması gerekir.

Piramit Kafa'yı yaratan Masahiro Ito, bu yaratığın temellerini aslında 1995'te çizdiği bir resim ile atmıştı. Yalnızca bacakları ve kolları dışında kalan tüm vücudu mekanik, üçgen yüzeylere sahip geometrik bir metal yığınının içinde bulunan bu yaratık daha sonra şekillenip Piramit Kafa adını alacaktı. Ito, bu yaratığı Silent Hill 2'ye adapte ederken aslında geometrik metal yığınından tamamen kurtulup Piramit Kafa'nın yalnızca kafasını, basit beyaz bir cellat maskesi ile kapatacaktı. Ancak daha sonra bu fikrin böylesine önemli bir yaratık için gerçekten çok basit kaçacağını düşünüp vazgeçmiş ve eski tasarımı ile yeni vücut fikrini birleştirerek Piramit Kafa'yı yaratmış.

Nedir, ne değildir? Bölüm 3: Silent Hill'in karakterleri ve anlamları #2
Piramit Kafa aslında dış görünüşünü Silent Hill 3'te de değineceğimiz Valtiel'den alır. The Order örgütünün Valtiel kanadındaki inanışa göre Valtiel, Tanrı'ya en yakın olan melektir. Bu inanca sahip örgüt üyeleri kırmızı kapüşon takar ve beyaz cüppe giyerdi. Kırmızı kapüşonlu bazı üyeler bu kapüşonları çıkarıp üçgen şeklini andıran, büyük maskeler takardı ve bu örgüt üyelerine de cellat ünvanı verilirdi. Valtiel mezhebi için verilen kurbanları Tanrı'ya ulaştırmakla yükümlüydüler.

Oyunun sonunda aslında iki, ya da daha çok kişi olduklarını öğrendiğimiz Piramit Kafalar, James Sunderland'in, Mary Shepherd-Sunderland'i öldürmekten dolayı kendisini suçlaması ve içten içe cezalandırılmayı istemezi üzerine ortaya çıkan manifestolardır.

Piramit Kafalar, Silent Hill 2 hikayesi boyunca Maria'yı birden fazla kez öldürür. Bu eylemlerdeki asıl amaç, dikkati Maria yüzünden dağılan James'e Mary'yi öldürdüğünü hatırlatmak, onu kendisine getirmektir. James suçunu kabul edene kadar, bu eyleme devam edeceklerdir. En son, Maria üçüncü kez öldürüldüğünde James artık suçunu kabullenir, Mary'yi öldürdüğünü hatırlar ve tam bu noktada Piramit Kafalar da amaçlarını tamamladıkları için devasa bıçaklarını kendilerine saplayıp intihar ederler. Görev tamamlanmıştır. James, suçlu olduğunu itiraf etmiştir.
6/7
Masahiro Ito bir keresinde Piramit Kafa'nın, bir başka James olduğunu söylemişti. Buradan da yola çıkarak Piramit Kafalar'ın James'in kişiliğinin karanlık ve istenmeyen bir tarafını temsil ettiğini söyleyebiliriz. James'i anlattığım kısımda kendisinin çift kişiliğe sahip, psikolojik rahatsızlıklarla baş etmeye çalışan bir birey olduğunu söylemiştim. Piramit Kafa'nın da akli dengesi bozuk, rahatsız bir birey gibi sürekli teklemesi de bu psikolojik rahatsızlığın kasabada ortaya çıkan bir yansıması olabilir. Her bir tekleme James'in hislerini, korkularını ve yüzleşmekten korktuğu gerçekleri temsil etmektedir.

Nedir, ne değildir? Bölüm 3: Silent Hill'in karakterleri ve anlamları #2
Fakat, Piramit Kafa gibi çok özel bir figürün yaratılması için karmaşık birkaç düşünce yetersizdir diye düşünüyor olmalısınız. James bu karakteri kafasından yaratmış olamaz. Yoksa olabilir mi?.. Silent Hill kasabasında bulunan tarihi bir binayı ziyaret ettiğinde James duvarda asılı resimlere bakar. "Sisli Gün" ve "Kırmızı-Beyaz Ziyafet" tablolarını incelerken, Mary ile beraber buraya ilk geldikleri zamanda da bu tabloları incelediğini ve net bir şekilde hatırlamakta olduğunu söyler. Yani bu tabloları daha önce gördüğünü varsayarsak, James'in Piramit Kafa figürünü de bu tablolardan aklında kalanlar ile oluşturduğunu söylemek mümkün.

Ancak, elbette, bu tabloların da James'in aklı tarafından yaratılıp yaratılmadığı hakkında kesin bir bilgi bulunmamakta.

James'i gerçeği kabullenmesi için sürekli kışkırtması ve tarafsız bir yargıç görevi görmesi sebebiyle Piramit Kafa, aslında kötü bir karakter değildir. Daha önce de söylediğim gibi, Silent Hill 2'nin kötü karakteri James Sunderland'dır.

Abstract Daddy

Bir başka adı ile "İdeal Baba" olarak adlandırılan Abstract Daddy, Angela Orosco'nun karakteristik özelliklerini anlatırken de değindiğim gibi, Angela'nın şiddet uygulamayı ve cinsel istismarı bir devamlılık haline getirmiş babasını sembolize eden bir garabettir. Abstract Daddy'ye ilk olarak Labirent bölümünün sonunda bir boss olarak rastlasak da daha sonra, oyunun sonlarına doğru gittiğimiz Lakeview Oteli'nde de bu yaratığın küçük ve kısmen daha güçsüz çeşitleri ile karşılaşıyorduk.

Nedir, ne değildir? Bölüm 3: Silent Hill'in karakterleri ve anlamları #2
İnsan etinden örülme bir yorganın altında iki figürü seçebildiğimiz bu grotesk yaratık, aslında cinsel etkileşime giren iki bireyi göstermektedir. Bu figürü babası olarak gören Angela, aslında tam da o sırada bu figürü iyi analiz ettiğimiz takdirde, yaratığın Angela'nın karanlık geçmişini sembolize ettiğini bizlere gösteriyor.

Kadın cinsel organını andıran iki ayrı ağıza sahip olan Abstract Daddy, Angela'nın babasının yanı sıra abisini de temsil etmektedir. Bu yaratık ile karşılaştığımız bölümü dikkatlice incelediğimizde duvarlardaki delikleri görebiliriz. Bu deliklerde sürekli hareket halinde olan pistonlara baktığımızda ise grotesk bir şekilde anlatılmaya çalışan, zorunlu cinsel ilişkiyi sembozile ettiğini fark edebiliriz. Bu oda ve bu yaratık, Angela'nın karanlık geçmişinin yarattığı bir manifestodur. Cinsel olarak suçlu bulunan ve kafası karışan James de bu yüzden Abstract Daddy'yi görebilmektedir.

Lying Figure


Silent Hill 2'de ilk ve belki de en çok karşılaştığımız bu yaratıklar Silent Hill: Origins'te gördüğümüz Straightjacket düşmanları ile karıştırılmamalıdır. Zira ikisi farklı yaratıklardır. Kolsuz, etten örülme bir cekette kısılıp kalmış gibi görünen bu yaratıklar kadınsı bacaklara ve kalçalara sahiptir. Hatta ayaklarına dikkatli bakarsanız, platform topuklu ayakkabıları rahatlıkla seçebilirsiniz. Yerde süründükleri zaman kulakları tırmalayan iğrenç bir ses çıkaran bu yaratıkların yüzlerinde de fermuarlar bulunur.

Nedir, ne değildir? Bölüm 3: Silent Hill'in karakterleri ve anlamları #2
Hastane odasına sıkışıp kalmış, acı içinde kıvranan bir insan görüntüsünü akıllara getiren Lying Figure, James'in kendi içinde çektiği acıyı sembolize eder. Mary'ye çektirdiği mental sıkıntılar bir yana, onu öldürdüğü için de bilinçaltı tarafından feci şekilde suçlanan James, tıpkı Mary'yi son hatırladığı gibi kendi kafasında bir hastane odasında sıkışıp kalmış ve korkularıyla yüzleşmek zorunda bırakılmıştır.

Tıpkı Silent Hill filminde bu figürün Alessa Gillespie'nin hastane odasındaki halini resmedişi gibi, Silent Hill 2'de de Lying Figure, James'in eşi Mary'nin hastane odasındaki günlerini sembolize etmektedir. Zaten Mary de hikayenin bir bölümünde James'e bakarak "Bir canavara benziyorum!" demiştir. Bozulmaya başlayan vücudunu bu şekilde gördüğünü tahmin ettiğimiz Mary, aslında Silent Hill'de gerçekleşecek olaylara bir gönderme, ya da edebiyatta adlandırdığımız şekli ile "Foreshadowing" yapmıştır

Nedir, ne değildir? Bölüm 3: Silent Hill'in karakterleri ve anlamları #2
Hastalığının son raddesinde James tarafından iyice çekilmez hale gelen Mary, sürekli olarak kötü sözler sarf etmeye başlamıştır. Bu kötü sözlerin yanı sıra bir de feci şekilde, kanla karışık safra kusan Mary aslında Lying Figure'un bir saldırısında resmedilmektedir. Fiziksel saldırılarının yanı sıra James'e bir çeşit asit püskürtebilen bu yaratıklar, kusmuğu ve kötü lafları James'in yüzüne fırlatmaktadır. Ayrıca yüzlerinde bulunan fermuarlar da James'in sürekli içinden geçirdiği "artık kapat şu çeneni, çek o ağzındaki fermuarı" düşüncesini temsil etmektedir.

Lying Figure, her ne kadar kabul etmek istemese de James'in, Mary'den iğrenmesine sebep olan tüm fiziksel özellikleri temsil etmektedir.
7/7
Mannequin

Lying Figure'dan sonra en çok karşılaştığımız düşman olan Mannequin, adından da anlaşılacağı üzere bir mankeni, ya da bir cansız mankeni andırmaktadır. Kafaya ve kollara sahip olmayan bu mankenler, üst ve alt olmak üzere dört bacaktan oluşur.

Nedir, ne değildir? Bölüm 3: Silent Hill'in karakterleri ve anlamları #2
Feminen bir kadın bedenini andıran bu garabetler saldırı sırasında tıpkı bir kara sinek gibi bacaklarını birbirine sürterek grotesk bir görüntü yaratmaktadır. Mankenler hakkında pek fazla hikaye detayı bulunmasa da bu yaratıkların James'in doğal cinsel isteklerinden doğan manifestolar olduğunu söyleyebiliriz. Tıpkı ruhsuz bir erkeğin bir kadını bir çift bacak ya da cinsel bir obje olarak görmesi gibi, James tarafından da bu şekilde görülmektedirler. Bacaklardan ve kalçalardan oluşan bir beden.

Piramit Kafa ile karşılaştığımız ara sahnede kendisi bu yaratıklardan ikisine tecavüz etmektedir. Bu sahnede aslında kadın bedeninin daha güçlü bir birey tarafından nasıl hor kullanılabileceğini ve korunmasız sayılabileceğini görüyoruz.

Bubble Head Nurse

Piramit Kafa'dan sonra belki de serinin en ikonik yaratıkları olan bu grotesk görünümlü hemşireler, Mary Shepherd-Sunderland'in hastanede geçirdiği günleri James'in yüzüne yüzüne vuran manifestolardır.

Tıpkı Mannequin ve Lying Figure gibi belirgin feminen hatlara sahip olan hemşireler bir kez daha James'in içinde bulunan cinsel karmaşayı temsil etmektedir. Yüzleri gazlı bezlerle kaplı ancak aynı zamanda fokurdar gibi görünen bu yaratıkların yüzlerinde yalnızca kanlı çeneleri ve dişleri görülmektedir. Gözleri yoktur.

Nedir, ne değildir? Bölüm 3: Silent Hill'in karakterleri ve anlamları #2
Öldüklerinde bacaklarını geniş bir şekilde açarak ölen bu yaratıklar provokatif bir görüntü yaratarak James'in cinsel dürtülerini doyurmaya çalışır gibi görünürler. Silent Hill 2'nin sahip olduğu genel cinsel temaya yüzde yüz uyumluluk sağlayan hemşireler aynı zamanda da Mary'nin hastanede imrenerek baktığı ideal, estetik bedenleri resmetmektedir.

Yüzlerinin gazlı bezle sarılı olması ve devamlı fokurdaması da aslında boğulmayı temsil etmektedir. James, Mary'yi yastıkla boğarak öldürdüğü için hemşireler de bu eylemden şekillenmiştir.

Flesh Lip

Silent Hill 2'de önce boss, daha sonra da daha güçsüz yaratıkları olarak karşılaştığımız bu garabetler görüntüleri açısından yine oldukça grotesk bir fokurdamayı temsil etmektedir. Bir yataktan kaynayarak taşan et parçalarını temsil eden görüntüsü, alt tarafında bulunan dudaklar ile birleştiğinde ortaya ilginç bir görüntü çıkarmaktadır.

Nedir, ne değildir? Bölüm 3: Silent Hill'in karakterleri ve anlamları #2
Yaratığın alt tarafında bulunan ve hızlı hızlı, söylenirmiş gibi hareket eden dudaklar Mary'nin hastalığı boyunca James'e söylediği kötü lafları temsil etmektedir. Son karşılaşmada Mary, bu yaratıklara benzeyen bir görüntüye bürünmektedir.

Nedir, ne değildir? Bölüm 3: Silent Hill'in karakterleri ve anlamları #2
Mandarin

Nedir, ne değildir? Bölüm 3: Silent Hill'in karakterleri ve anlamları #2

Genelde direkt etkileşim içinde olamadığımız bu garabetler metal plakalara asılı şekilde hareket etmeye mahkum edilmişlerdir. Metal plakalara asılı olan devasa kolları ve uçlarında bulunan dudakları ile korkutucu bir görüntü sunan bu yaratıklar tıpkı diğer düşmanlar gibi feminen hatlara sahiptir. Metal plakalara asılmayı bıraktıkları anda karanlık bir çukura ve sonsuz acıya düşeceklerini düşündüklerinden devamlı bu plakalarda yürümeye devam eden Mandarinler, James'in akıl sağlığını temsil eder. Akıl sağlığını kaybettiği an karanlığa gömülecek ve bu dehşet çukurundan asla çıkamayacaktır.

Mary

Aslında James Sunderland'ın eşi olarak tanıştığımız Mary, oyunun son bossu olarak karşımıza tekrar çıkıyor. Oyunu oynayan bizlerin oyun içerisinde gerçekleştirdiği eylemlere göre şekli de değişen, Maria ya da Mary Shepherd-Sunderland'ın James'in gözündeki manifestosunu ortaya çıkaran bu yaratık James'e olan kızgınlığını feci şekillerde kusmaktadır.


Nedir, ne değildir? Bölüm 3: Silent Hill'in karakterleri ve anlamları #2
Mary'nin kendini çok çirkin bulması ve James'in de günden güne daha istekli, daha suçlu bir adama dönüşmesi üzerine ortaya çıkan bu yaratık, oyunun farklı sonlarına göre fiziksel değişiklikler göstermektedir.

Diğer bölümlere göre biraz daha uzun tuttuğum bu bölümde Silent Hill 2'de bulunan karakterleri ve canavarları tanıyıp taşıdıkları anlamları inceledik. Önemli, bilinmesi gereken tüm karakterlere değinmiş olsam da bazı minor karakterleri atladım. Önümüzdeki bölümlerde genel Silent Hill 2 hikayesini anlatırken bu minor karakterlerin tümüne değineceğim.

Haftaya bir sonraki bölümde Silent Hill 3'ün karakterlerine, canavarlarına ve taşıdıkları anlamlara göz atacağız. O zamana kadar, kendinize çok iyi bakın.
Yorumlar 24
MK Okuru
MK Okuru 26.06.2025 07:44
Kalan Karakter: 300 Gönder
MK Okuru
MK Okuru 18.04.2017 19:23
Yine yine yine elmas değerinde bir yazı olmuş.Bunun bir kitabı olsa da sürekli okusak.Ellerine emeğine sağlık.Sabırsızlıkla 4. Bölümü bekliyorum.
Kalan Karakter: 300 Gönder
MK Okuru
MK Okuru 16.04.2017 12:27
Hocam yeni bölüm gelecek mi? gelsin lütfen lütfen

--------------------------------

Gelecek merak etmeyin, ufak bir ara vermem gerekti :)

Hürcan.
MK Okuru
MK Okuru 16.04.2017 17:45
peki bugün mü gelicek yoksa haftaya mı hocam?

-----------------------------------

Bu hafta içerisinde diye planlıyorum. Bir sorun çıkmazsa :)

Hürcan.
Kalan Karakter: 300 Gönder
Opresus
Opresus 13.04.2017 19:31
harika bir yazı dizisi resmen world'e kopyalıyorum. silent hill 4 merakla bekliyorum
Kalan Karakter: 300 Gönder
MK Okuru
MK Okuru 10.04.2017 23:29
hürcan kardeş soul reaver legacy of kain içinde böyle bir makale yazarmısın :)

-----------------------------

Zamanla gereken her oyuna böyle bir içerik hazırlamak istiyorum sevgili okur. Zamana, sabıra ve sizden gelecek desteklere çok ihtiyacım var. Yaptığım iş pek kolay değil. Sağolun :)

Hürcan.
MK Okuru
MK Okuru 13.04.2017 16:43
soul reaver legacy of kain aynen buda güzel seri merakla beklerim
Kalan Karakter: 300 Gönder
Hickey
Hickey 13.04.2017 15:23
Lütfen bırakmayın gerçekten çok güzel devam ediyorsunuz. Devamını heyecanla bekliyorum.
Kalan Karakter: 300 Gönder
İlginizi Çekebilir