Square Enix - Agni’s PhilosophyE3 2012 fuarında, Square Enix’in gösterdiği bu teknoloji demosu, ilk gördüğümüzde bizi hayretler içinde bırakmıştı gerçekten. Karakterlerin gerçekçiliği, parçacık animasyonlarının miktarı, yansımalar, kaplamalar, her şeyi ile “yeni nesil” denen bir şeydi.
Ama Square Enix, aynı videoyu bu etkinlikte gösterdiğinde, üstelik E3‘deki gibi görüntüyü durdurup, çeşitli elementleri değiştirmeden, kamerayı hareket ettirmeden, kısacası DualShock 4 ile herhangi bir müdahale yapmadan bize sunduğunda, bence etkinliğin en anlamsız 2 noktasından birisini sundular bize. Agni’s Philosophy güzeldi, tamam bunun gibi oyun içi görüntüler görebilecekmişiz, ama zaten E3 2012’de yeni nesil görüntünün “bu” olduğunu anlamıştık biz.
Bir de üstüne Shinji Hashimoto sahneye çıkıp, “E3 için heyecanlı olun lütfen, arkası gelecek” deyip inmesi, çok ama çok amatörce, hatta belki de anlamsızdı.
WatchDogsE3 2012’de, Ubisoft tarafından ilk kez sunulduğunda Watch_Dogs, zaten görselliği ve yapabildiklerinin çeşitliliği ile ilgi uyandırmış, yeni nesil sinyallerini vermişti. Dünyadaki kameraları, kontrol sistemlerini, kısaca otomasyona bağlı herhangi bir sistemi hackleyip kontrol edebildiğimiz bu oyunda, asıl ilginç olan tek kişilik oyun modunu engellemeyen bir çoklu oyuncu yapısı olmasıydı. Benzerini PS3’te Journey’de gördüğümüz bu sistem, tam olarak nasıl çalıştığı bilinmese de güçlü bir altyapıya ihtiyaç duyuyor olmalı.
Bu videoda yine güzel bir görselliğe, hızlı ve akıcı bir oynanışa, kalabalık ve canlı bir şehre, son olarak da dolu bir içeriğe şahit olduk. Oyun hakkında söylenecek ekstra bir şey yok sisteme dair, çünkü PS4 versiyonu ile şu anki nesik cihazlardaki versiyonu arasında (evet, hepsinde birden çıkıyor Watch_Dogs) görsel kalite farkı, şehirdeki insan ve arabaların miktarı, şehirdeki karakterlerin davranış karmaşıklığı gibi değişiklikler olacakmış. Bekleyip göreceğiz.
Watch_Dogs, zaten potansiyel vaad eden bir oyundu, PS4 teknolojisinden de yararlanıyor olması güzel bir şey. Ama PS3 ya da X-Box 360 ile aradaki farkı gösteren çalışmalar olmadan, yeni nesilde layığı ile durup durmadığını söylemek zor.
Diablo 3Chris Metzen sahneye çıktığında, ilk etapta seyirci olarak bize ilginç geldi. Sonuçta Blizzard, konsollarla olan ilişkisini uzun zamandır askıda tutmuştu. Bir zamanlar Starcraft: Ghost’un dönemindeki konsollarda baş göstereceği söylense de, iptal edildiği için Blizzard PC dünyasında kaldı uzunca bir süre. Ardından gelecek oyunun Diablo 3 olduğu gösterilince, aslında hiç de garipsemedim.
Sonuçta kontrolleri, kamera yapısı gibi konularda bir konsol kontrolörüne uygundu Diablo 3. Sistemi zorlamıyordu, pratikti, zaten konsollara gelmesi öngörülüyordu. Komik olan şey, Diablo 3’ü oynamak isteyen bir çok insanın zaten elde edip oynamış olmasıydı. Bir diğeri ise, Diablo 3’ün çalışmak için “yeni nesil” sistemlere ihtiyaç duyduğunu hiçbirimizin yemiyor olduğuydu.
Ama bu noktada ilgi çekici olan şey, Chris’in tek oyunluk bir anlaşmadan değil de, uzun vadeli bir ilişkiden bahsetmesiydi. Detay vermedi, hiçbir şey sızdırmadı ama Blizzard ve Sony’nin Diablo 3 dışında da ortak yürütebileceği “stratejik bir partnerlik” olacağını fısıldadı. Bu da yine Sony için güçlü bir koz olarak görülebilir.