1/4

Football Manager 2006

Aykut Göker 3.06.2010 - 12:31
Sonunda Gold Demo ile buluştuk!
“Çocukluğumuzun mahalle maçları vardır. Hani top kiminse herşey onun istediği gibi gerçekleşir. Takımları o belirler, oynanacak yeri o belirler... Hatta kaleye geçmeyecek yegane kişi de o dur. Ardından maça başlanır. Plastik toplarla, iki ağaç arası kalelere atılan minicik goller... Kaybetmek yoktur aslında, var olan tek şey çocukluklarımızın paylaşımından ibarettir. Bu yüzden dizlerdeki yara bereler acımaz. Çünkü onlar, keyifli birkaç saatin, bedende bıraktığı izleridir...”

Demiştik Pro Evolution Soccer 5’in ilk ön incelemesini yaparken. Yine aynı paragrafla başlamak istedim. Malum futbolun en güzel meyvesinin “gol” olduğu su götürmez bir gerçek. Binlerce seyirci, sırf o anı izlemek için topun çizgiyi geçip, kale ağlarıyla buluştuğunu görmeye, stadyumlara akın ediyorlar. Tek beklenti futbol! tek beklenti gol!

Futbolu bilgisayar ortamında bize en gerçekçi sunan yapım hiç şüphe yok ki Football Manager! Sigames’in bu yegane yapımı, sunduğu gerçekçilikle her daim rakiplerinden bir adım önde. Bilindiği üzere geçtiğimiz ay EASports’un menajerlik serisi FIFA Manager (Total Club Manager) 06’nın demo’su yayınlandı. Bu demo’nun ortalarda dolaşmasının hemen ardından Sigames aceleyle bir hamle yaparak, henüz tamamlanmamış olmasına karşın Football Manager 06 (beta) demo’yu yayınladı. Oyunla ilgili ilk izlenimler genellikle olumluydu ancak demo’nun beta aşamasında olmasından ötürü hiç birşey kesinlik kazanmıyordu.

Sürpriz!

Eylül ayı yerini Ekim’e bırakırken, FM 2006’nın daha önce 4 Kasım olan çıkış tarihini, Sigames çok güzel bir sürpriz yaparak, erkene 21 Ekim’e aldı! Oyunun fanları için harika bir sürpriz olan bu haber, kuşku yok ki oyunu oynamak için sabırsızlanan fanlara ilaç gibi geldi. Ancak Sigames’e bu da yetmemiş olacak ki, bir sürpriz daha yaparak, Football Manager 2006’nın Gold demo’sunu yayınladılar! Fakat 2 farklı versiyon olarak! Vanilla ve Strawberry isimleriyle yayınlanan demo’larda, sadece Quick Start’lar mevcut. 70 MB olan Vanilla’da İngiltere ve İskoçya Quick Start’ları mevcut. 400 MB boyutundaki Strawberry ise İngiltere, İskoçya dahil İtalya, İspanya, Almanya, Fransa, Hollanda, Portekiz başta olmak üzere içerisinde birçok ülke liginin Quick Start’ını barındırıyor.

Strawberry!

Oyunun Strawberry versiyonunu büyük bir heyecanla indirip, kurdum. Nasıl heyecanlanmam! Football Manager 2005’i, yaklaşık 2 aydır oldukça seyrek oynamaya başlamıştım çünkü yapımın 2006 versiyonunun ayak sesleri gelmeye başlamıştı. Böyle zamanlarda eski versiyonlara karşı ilgim maalesef azalır. İşte tam o zamanlardan birini yaşıyordum ki Gold demo geldi çattı!
2/4
Daha fazla beklemeden masaüstündeki icon’a çift tıkladım. Nihayet o bildik sima, yüzünü gösterdi. Yalnız bu sefer tarihler 2006’yı göstermişti. İlk olarak Prefences’e tıklayarak, ayarları gözden geçirdim. Bir kere demo’da 4 adet skin var. Metallic 2006(oyun açıldığında karşımıza çıkan), Metallic(FM 2005’in görünüşü). Bu ikisinin haricinde Chameleon 2006 ve Cappuccino isimli skin’ler de mevcut ancak görsel bakımdan pek de başarılı olmadıklarını söylemek zorundayım. Yeni oyunla beraber futbolcuların boy ve kilolarının gözüktüğünü atlamamak lazım. Bu yüzden ayarlar ekranından, boy ve kiloları hangi ölçü birimleriyle görmek istediğinizi belirleyebiliyorsunuz. Prefences ekranından gerekli ayarlamalarımızı yaptıktan sonra çıkıyoruz. Ana menüde Load Quick Start’a tıklayarak, oynamak istediğimiz ligi seçiyoruz.

La Liga’da Barcelona rüzgarı

İçerisinde bulundurduğu yıldızları ve oynanan futbolu oldukça beğendiğim İspanya ligini seçerek başlıyorum oyuna. Takımımı da La Liga’nın en köklü ekiplerinden Barcelona olarak belirliyorum. Ronaldinho, Eto’o, Xavi, Deco, Puyol, Iniesta gibi yıldızların forma giydiği Barcelona, her daim ilgimi çekmiştir.

Takımın başına geçer geçmez, başkan Joan Laporta kulübün benden beklentisini ve bütçesini açıklıyor. Tahmin edileceği gibi Barcelona’nın ilk hedefi şampiyonluk. Bütçemde hiç azımsanacak gibi değil. Burada önemli bir ayrıntı mevcut. Yeni oyunda bizde kontrat yapıyoruz. Bu yüzden başlangıç için kulüp bize sadece 1 yıllık kontrat imzalatıyor. Ne kadar aylık aldığımızda kendi “profile” ekranımızda belirtilmiş. Şöyle söyleyim başlangıçta bana verilen aylık, neredeyse Ronaldinho’nun aldığının 8’de 1’i.

Her teknik adam gibi ilk olarak kadroya göz gezdiriyoruz. Göze ilk çarpan “Wing Back” mevkinde oynayabilen futbolcular. Bu mevkinin özelliği defansif ortasaha(DM) oyuncularının kanatlardaki versiyonları olmaları. Tabi burada oynayacak oyuncular, tıpkı Roberto Carlos ve Cafu gibi defans kadar hücumu da düşünmeliler. Zira Wing Back’lerin normal beklerden en büyük farkı, hücuma yaptıkları katkıdır.

Taktikler varyasyonlar

Kadromuza göz gezdirdikten sonra taktik ekranına giriyoruz. İlk bakışta pek bir değişiklik görünmüyor ama formasyonun direk 4-2-3-1 olarak belirlenmesi ilginç. Team Instructions’a baktığımızda burada dikkati çeken en önemli husus “Time Wasting” oluyor. Bu özellik zaman geçirmeye oynayıp oynamayacağımızı belirliyor. Örneğin son dakikasına 1-0 girdiğiniz önemli bir kupa maçında, bu özelliği sonuna kadar kullanıp zamana oynayabilirsiniz. Tabi tersi bir durumda oyuncularınızın acele etmesi için bu özelliğin bulunduğu çubuğu “rarely”ye getirmelisiniz.
3/4
Dikkati çeken bir diğer nokta da, FM-2005’ten bildiğimiz hedef adam(Target Man) özelliğiyle ilgili. Yeni oyunda, artık sadece hedef adam seçip bırakmayacağız. Hedef adamımıza topun nasıl ulaştırılacağını da belirleyebileceğiz. Şöyle ki Target Man Supply ile! İster koşu yolu üzerine, ister hava hakimiyeti iyi olan futbolcuların kafasına, isterde havadan uzun toplarla target man olarak belirttiğimiz oyuncuya topu gönderebileceğiz. Bu özellik şüphesiz stratejik açıdan oyuna çok şeyler katacaktır. Böylelikle özelliklerini bildiğimiz oyunculardan oldukça fazla yararlanacağız. Örneğin Anelka’ya koşu yolu pası atmak çok akıllıca olacaktır ya da Hakan Şükür’e kafa ile indirmesi için yüksek toplar atmak. Yurt dışından bir örnek vermek gerekirse Thierry Henry’e atılan yüksek uzun bir top, bu futbolcunun yetenekleriyle buluşunca, çok ciddi bir gol tehlikesi olabilir.

Team Instructions ekranındaki bir diğer yeni özellik te, Set Piece Marking. Duran top organizasyonlarında ne tarz bir markaj sistemi uygulayacağımızı buradan belirliyoruz. Öyle ki çağımızın futbol anlayışı, “alan markajı” gerektirsede, kaleyi çaprazdan gören bir yerden atılacak serbest vuruşta, adam adama markaj uygulatmak en doğal tercihimiz olacaktır. FM 2005’te bunu ayırt edemiyorduk ama yeni versiyonda bu da bizim insiyatifimize kalmış.

Player Instructions’a geldiğimizde yenilik olarak Swap Position dikkatimizi çekiyor. Manchester UTD’nin maçlarını takip edenler hatırlayacaklardır. Kanatta oynayan Ryan Giggs ile Cristiano Ronaldo maç içerisinde sıklıkla yer değiştirirler. Bu taktiğin özelliği hem rakibi yanıltmak, hemde rakip bek oyuncuların dengesini bozmaktır. İşte Swap Position ile uygulayabileceğimiz sistem böyle birşey. Oyun içerisinde futbolcularımızın yer değiştirmesini sağlayabileceğiz. Örneğin ileri uçtaki 2 futbolcunuzdan biri rakip defans oyuncusu tarafından adam adama markajla tutuluyorsa, yapmanız gereken şey diğer forvet oyuncunuzla posizyon değiştirmesini sağlamak. Böylelikle karşı defans oyuncusu adam adama oynadığı için kendi yerini boşaltacak ve sizde ofansif ortasaha oyuncularınızla şahane fırsatlar yakalayacaksınız.

Antrenman şart!

Birçok FM’cinin uğruna saatler harcadığı bölüme yani antrenman bölümüne geldi sıra. Eski versiyona oranla oldukça değiştirilen bu ekran, açıkçası eskiye nazaran hem biraz daha kolay hem biraz daha zor. Şöyle ki artık hangi antrenmanı yaptırsam gibi seçenekleriniz yok. Onun yerine antrenman kategorileri mevcut. Buralarda püf noktası hangi koçun hangi antrenmanı yaptırması gerektiğini belirliyoruz. Öyle ki bir koç ile her anrenmanı yaptırabiliriz ancak bu durum onun verimini düşürüyor. İşte bu noktada koçlarımızın özelliklerine bakarak, bazı antrenmalardan onları alıkoymamız gerekiyor. Bu sayede diğer kategorilerdeki verimliliğinin arttığını sağ tarafta bulunan “rating” bölümünden takip edebiliyoruz.
4/4
Training Schedules’e baktığımızda Workload dikkatimizi çekiyor. Burada “New Schedules” açıp, kendi antrenman programımızı hassas çubuklar yardımıyla hazırlıyoruz. Burada da dengeyi kurmak bizim elimizde...

Personel ve oyuncular

Demo’da görüldüğü kadarıyla yeni oyunca atacking, defending gibi yeni personel özellikleri de mevcut. Bunların haricine dikkatimi fizyoterapistler çekti. Bilindiği üzere FM 2005’te tüm fizyoterapistlerin, Physhiotherapy özelliği 20 oluyordu. Yani en zayıf takımında fizyoterapisti 20, en iyi takımında fizyoterapisti 20 seviyesindeydi. Ancak FM 2006’da durum böyle cereyan etmiyor. Artık Physhiotherapy oldukça düşük fizyoterapistler bile mevcut.

Oyunculara geçtiğimizde, onların artık boy ve kilolarını görmek oldukça sevindirici. Oyuncu ekranında bulunan Positions, yapımdaki bir diğer yeni özellik. Burada futbolcunun hangi mevkilerde nasıl oynayabileceği yazıyor. Bir diğer yenilik ise Preferred Moves. Bunda futbolcunun özel tekniklerine yer verilmiş. Açıkçası FM 2005’tede olan bir özellik olmasına karşın, ancak editör kullanıldığında oyuncuların özelliklerini görebiliyorduk. Sigames yeni oyunda, Positions ekranının altında futbolcuların özel tekniklerini açık bir şekilde vermiş.

Stats ekranı bir diğer önemli nokta! Burada oyuncuyla ilgili bir çok istatistik tutuluyor. Bir teknik adam olarak bize oldukça yarar sağlayacak bu ekran. Yine oyuncu ekranında training adı altında bir bölüm gözüküyor. Burada da futbolcunun kişisel antrenmanlardaki özellikler belirtilmiş.

Maç başladı

Maç motoruna yeni eklenenlerin başında sakatlıklar var. Artık oyuncu sakatlanınca, yuvarlak icon’un hemen üstünde “+” işareti çıkıyor. Böylelikle kimin sakatlandığını ve sakat bir şekilde ne kadar oynadığını, kolaylıkla takip edebiliyorsunuz. Bunun haricinde futbolcuların maç içerisinde çok sık sakatlandıklarını belirtmek isterim. Özellikle kaleciler, daha önceki hiçbir FM(CM)’de görmediğim kadar sık sakatlanıyorlar. Açıkçası bu durumun demo’dan kaynaklanma olasılığı da yok değil.

Demo’da belirtilen maç anındaki en önemli yenilik hızlı taktik verebilme imkanı. Split Screen ile maçı ekranın bir kenarından izlerken, diğer kenardan takımınızın taktiksel dizilişi gösteriliyor. Burada formasyondaki istediğiniz değişikliği yapıyorsunuz. Onun haricinde maç ekranı da eskiye oranla daha şık gözüküyor. Yedek kulübesi gayet hoş olmuş.

Devre arasında ve maç sonunda ister futbolcularla tek tek ister tüm takım ile konuşabiliyorsunuz. Bunun yararı ve zararı maçtaki performanslarını etkiliyor. Bu yüzden sözlerimizi son derece dikkatli seçmeliyiz.

21 Ekim’e gün sayıyoruz!

Son olarak maçların eskiye oranla daha zor geçtiğini belirtmek isterim. Açıkçası maç motorunda bazı rötuşlar var. Örneğin karambol anlarında çok şut çekiliyor. 6 ay süren demo’da gözükenler genel olarak bunlardan ibaret. Özellikle oyunun ağır toplarından biri olan medyayı tam sürümde daha net inceleyebileceğiz. Sigames 21 Ekim’de yine bomba gibi bir oyunla kendini gösterecek. Bizede 21 Ekim’e gün saymak kalıyor. Oyuna dalıp gerçek hayatı unutmayın...
Yorumlar
MK Okuru
MK Okuru 1.07.2025 10:06
Kalan Karakter: 300 Gönder
İlginizi Çekebilir