Oyunlar mı bizi, biz mi onları oynuyoruz?

Umut Ersaraç 3.06.2010 - 12:31
Geçen gün oturdum makinama format attım...
Geçen gün oturdum makineme format attım. Windows artık göçmüş hiçbir şey çalışmaz hale gelmişti. Hemen yedeklerimi aldım müzikler, resimler, kayıtlı oyunlar, yazılar vs. İşlemlere başladım. Bilirsiniz bir yerden sonra makineyi kendi haline bırakırsınız ve o kendisini kurar.
İşte o 15 dakikalık zaman dilimi içerisinde oyun kutularıma bir bakasım geldi. Kutularından tutunda cdlerin dış dizaynlarına kadar ne değişiklikler göstermişler. Geçmişte çıkan oyunların içerisindeki kitapçıklar ve yanlarında verdikleri hediyeler (poster, t-shirt veya şapka kuponları, çekiliş kuponları) günümüzde çıkanlarınkine oranla çok ama çok daha fazla doyurucu olduğunu gördüm. Age Empires I, Doom I, Quake II, Maniac Mansion, FIFA99…

Baktıkça eski oyunları oynayasım onları tekrar bitiresim geldi. O sırada Windows’un kurulumu tamamlanmış geriye gerekli programları ve sürücüleri kurmak kalmıştı. Oyunları oynamanın verdiği gazla hemen programları ve sürücüleri yükledim. 3DMark 2005’ten de puan onayımı alınca başladım oyunları yüklemeye. Eski oyunları yükledim önce. Başladım oynamaya. Yavaş yavaş yeni oyunlara geçmeye başladım. Strateji olsun, spor olsun, aksiyon olsun hemen her oyunda değişim göze ve kulağa hitap etmekte. Oynanabilirlikteki değişimler ve genel oyun mantıkları ise eski ve yeni oyunlarda hemen hemen aynı olduğunu gözlemledim. Yaklaşık 17 saat boyunca kurdum oynadım sildim ve en son Half Life 2’ye geldim… Bu 17 saat içerisinde FPS dünyasında devrim yaratan serinin ilk oyunu Half Life 1’ide yüklemiş ve oynamıştım. Fakat ikinci oyunu yükledikten sonra monitörüme (TV aslında) bakakaldım. Ardından her zaman ki klasik cümle ağzımdan döküldü… Sonu nereye kadar gidecek? Ya da biz bunlarla nereye kadar gideceğiz?

Gerçekten de görsellik ve ses efektleri oyunu oynayan veya seyreden kişiyi gerçek dünyadan alıyor götürüyordu dostlarım. Hemen aklıma Final Fantasy serilerinin videoları geldi. Daha sonra da sinemalarda kullanılan animasyonlar, bilgisayar teknikleri… Acaba ilerde biz mi oyunları oynayacaktık yoksa oyunlarda biz mi oynayacaktık. Yavaştan bana gelmeye başlamışlardı. Hemen oyun videolarını içeren cd’lerimi elime aldım. Dostlarım bundan 3 sene önce FPS oyunlarına yapılan oyun videoları yaklaşık 4 ay sonra piyasada olacak Quake4’ün oyun içi grafikleri ile aynı!!! İyiden iyiye dehşete düşmüştüm. Demek ki şu anda Driv3r’da seyrettiğimiz videolar birkaç sene içerisinde oyun içi grafiklere dönüşebilecekti. Eminim bunu hepimiz düşünüyorduk. Ancak eski oyunlarla yeni oyunları aynı anda yükleyip, oynayıp bir de üstüne karşılaştırma yapınca insan ürperiyor dostlarım. Böyle bir teknolojik gelişme nasıl bu kadar kısa sürede olabilir? Bunu sonu nedir? Adresi var mıdır? Şimdi bile bizi bu kadar meşgul edebilen hayrete düşürüp, hayran bırakabilen oyunlar mümkünken, ilerleyen zamanlarda olabilecekler biz insanları ne hale sokacaktır??? Donmuş kalmıştım.

Aslına bakarsanız bana yeni oyunların zevk vermesi gerekirken sıkıntı vermeye başladığını görmeye başladım (Bir kaçı hariç). Nedeni ise teknolojik kopyalar çoğaldıkça boğulmaya başladığımı anladım. Daha basit ancak daha eğlenceli… Fakat oyun şirketleri bu istekleri göz ardı etmeye devam ediyor. Buna en iyi örnek FM yani eski adı ile CM. Yeni oyun serisine finansman kontrolünü oyuncuya bırakmayı planlıyorlarmış. Dostlarım… Açın CM 92’yi yemin ediyorum şu anki FM’den daha fazla sezon oynarsınız… Moralim bozulmaya başlamıştı. Yeni oyunlar beni doyuramıyordu. Birçok oyuncu içinde aynı şey geçerliydi. Büyük firmaların büyük beklentili oyunları dışında yeni hitlerin gelmediği bir gerçek. Bunu kimse göz ardı edemez. Peki nedir çözüm. Film gibi grafikler mi? Değişik türler mi? Yoksa böyle klon oyunlarla yaşamaya devam mı? Kapattım bilgisayarı ve ne yaptım biliyor musunuz dostlarım. Aldım Game Boy’u açtım TETRIS’i bir 17 saatte onu oynadım…ve oldukça da eğlendim…
Yorumlar
MK Okuru
MK Okuru 19.04.2024 19:02
Kalan Karakter: 300 Gönder
Oyunlar mı bizi, biz mi onları oynuyoruz?
İlginizi Çekebilir